Saadet’ten Geçim İttifakı projesi

Faiz-borç sarmalıyla ülkenin uçuruma gittiğini belirten Saadet Partisi İl Başkanı Ramazan Düzen,, "2021 yılında Hazinemizin ödeyeceği toplam borç miktarı 547.2 milyar lira. Bunun 162.2 milyar lirası faiz ödemesi. 547.2 milyar lira borcu ödeyebilmek için 618.6 milyar lira yeniden borçlanılacak” dedi.

Saadet Partisi (SP) Antalya İl Başkanlığı’nca, Prof. Dr. Necmettin Erbakan Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen basın toplantısında ‘Geçim İttifakı’ kampanyasını başlattığını duyuran Saadet Partisi Antalya İl Başkanı Ramazan Düzen, “Tencerelerde dert değil, aş pişsin” sloganıyla hayata geçen “Geçim İttifakı” projesi hakkında bilgi verdi. Toplantıya Saadet Partisi Antalya İl Başkanı Ramazan Düzen’in yanı sıra, İl Başkan Yardımcıları Ömer Coşkun, Selman Güler, Vural Yalçın, Aydın Çevik ve Muratpaşa İlçe Başkanı Uğur Kocabey katıldı.

“Tencerelerde dert değil, aş pişsin” sloganıyla ülke genelinde hayata geçirilecek “Geçim İttifakı” projesi kapsamında birçok çalışma yapılacağını söyleyen İl Başkanı Düzen, bütün ilçelerde standlar kurulacağını ve bilboardlara çıkılacağını belirtti. Projeye dikkat çeken materyaller de hazırlandığını kaydeden Düzen, “Biz bulunduğumuz an itibariyle bir ittifakın içinde değiliz. Geçmiş dönemde bir ittifak yaptık ama ittifaklar seçim zamanında konuşulup görüşülecek şeyler. Şu anda çalışmalarımızı ‘Geçim İttifakı’yla ortaya koyuyoruz. Esnafımız, tarımcımız, memurumuz, işçimizle, 84 milyon vatan evladımızla, 54 milyon seçmenimizle ‘Geçim İttifakı’ kurma niyetindeyiz” dedi.

Bizim şu anda ittifak gündemimiz yok diyen Düzen, “Sadece bir tek ittifakımız vardır. Geçim İttifakıdır. Tencerelerin kaynaması halinde bu ülkeye huzur ve saadet gelir. Efendim ‘biz büyüdük’ deniyor. Doğru, intiharlarda büyüdük, boşanmalarda büyüdük, alkolde, uyuşturucuda büyüdük. Cezaevleri tıklım tıklım dolu. Adliye sarayları yapmakta büyüdük. Ama bu milletin büyümesi lazım. Bu üretim seferberliğiyle olur” diye ifade etti.

Konuşmasında açıklanan büyüme rakamlarını eleştiren Düzen, “2021 yılının ilk çeyreğinde Türkiye’nin yüzde 7 oranında büyüdüğü açıklandı. Hadi oradan ne büyümesi. Böyle büyüme olur mu? Böyle bir büyüme borçtan, açlıktan nefesi kokan bir büyümedir. Böyle bir büyümeye hormonlu büyüme denir. Böyle bir büyümeye kanserojen etkisi olan bir büyüme denir. Vatandaşın açlıktan nefesi kokuyor. Hangi büyümeden bahsediyorsunuz. Öyleyse tüketime dayalı, faize dayalı, borca dayalı, bankalara esir edilmiş şekilde yapılan bir büyümeyi biz asla tasvip etmiyoruz. 2002 yılında AK Parti iş başına geldiği zaman sadece tüketici kredileri ve kredi kartı borçları miktarı, yani vatandaşın bireysel kredi kartları ve tüketici kredileri borcu 6 milyar 605 milyon liraydı. En son BDDK’nın vermiş olduğu rakama göre sadece bu iki kalemdeki borç 847 milyar liraya ulaşmıştır. Yani devlet bütçesinin 3 te 2’sini bile geçmiştir. 2002 yılındaki borçla şu andaki bu iki kalemdeki borç farkı 128 kat artmıştır. İşte büyüme dediğiniz budur. Türkiye’de büyüyen bütçe açıklarıdır. 2020 yılında 172 milyar lira bütçe açık vermiştir. 2020 yılında bankalar tam 60 milyar lira kar etmiştir. 84 milyon memleket evladı bankalara esir edilmiştir. Büyüyen faizlerdir. Sadece bütçeden ödenen faiz miktarı 134 milyar liraya ulaşmıştır 2020 yılında. Şimdi Türkiye ilk dört ay itibariyle seviye atlıyor. 4 aydaki yapmış oldukları bütçeden faiz gideri 61 milyar 500 milyon liraya ulaşmıştır” diye konuştu.

Pandemi döneminde vatandaşlara 661 milyar lira destek verilmediğini ileri süren Düzen, “Cumhurbaşkanımız krediyi destek olarak görüyor. Kredi destek değil, bir borçlanma çeşididir. Destek olarak algılanamaz” dedi. Tahta başına geçerek konuyu rakamlarla açıklayan Düzen, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan 661 milyar lira desteğin 315 milyar lirasının banka kredileri, 219 milyar lirasının borç öteleme, 25 milyar lirasının da vergi indirimi olduğunu belirtti. Geriye kalan 102 milyar liranın vatandaşa destek olduğunu dile getiren Düzen, “661 milyar liranın sadece 102 milyar lirası destek olarak mütalaa edilir uluslararası matematikte. Bu OECD ülkeleri arasında en düşük destek olarak karşımızda durmakta. Türkiye’de 24 milyon hane var. 661 milyar lirayı 24 milyona böldüğünüzde 27 bin 500 lira eder. Hangimizin cebine girdi bu para?” diye sordu.

128 milyar dolar konusuna da değinen Düzen, 2019 yılı Şubat ayında Merkez Bankası’nın net döviz stokunun 54 milyar 600 milyon dolar olduğunu dile getirdi. Merkez Bankası’nın verilerine göre 12 Mayıs’ta döviz stokunun eksi 40 milyar 962 milyon dolar olduğunu belirten Düzen, “Toplandığında 95 milyar 562 milyon dolar eder. Ben 128 milyar dolara ulaşamadım. Birinin beni ikna etmesini bekliyorum. Birisinin tarafında veya karşısında konuşmuyorum. 95 milyar 562 milyon dolar dövizimiz erimiştir. Bu doları Merkez Bankası’nın yeniden alabilmesi için bizim elimizden çıkacak rakam 230 milyar liradır” ifadelerini kullandı.

İç ve dış borç konularında da değerlendirme yapan Düzen, “Şuanda Türkiye’nin 605 milyar dolar borcu var. 80 yılda Türkiye Cumhuriyeti hükümetleri 232 milyar borçlanmış, sadece 18 yılda AK Parti hükümetinin borcu, 80 yılda yapılan borcun 1 buçuk katı artmıştır. Bu ay Hazinemizin 42.8 milyar lira ödemesi var. Bunun 31.7 milyar lirası iç borç, gerisi dış borç ödemesi. 42.8 milyar liranın 11.7 milyarı faiz ödemesi. 31.7 milyar lira iç borcu ödeyebilmek için 28 milyar lira borçlanılacak. Faiz-borç sarmalıyla ülke uçuruma götürülüyor. 2021 yılında Hazinemizin ödeyeceği toplam borç miktarı 547.2 milyar lira. Bunun 162.2 milyar lirası faiz ödemesi. 547.2 milyar lira borcu ödeyebilmek için 618.6 milyar lira yeniden borçlanılacak” dedi. Düzen, sadece iç borcun yüzde 69.6’sının bankalara olduğunu söyledi.