SİYASET

Güldal’dan iktidara “Yamalı Bohça” benzetmesi

Saadet Partisi Genel  İdare Kurulu (GİK) Üyesi ve Antalya İl Sorumlusu Hasan Güldal, TBMM’de görüşmeleri süren 2022 Yılı Merkezi  Bütçe ile ilgili önemli değerlendirmelerde bulundu.  Hazırlanan bütçe için, “yamalı bohça” benzetmesinde bulunan Güldal, “Bu bütçe borç ödeme bütçesidir. Yatırım yapmak, istikrarı sağlamak yerine günü kurtarma ve garantili yol, köprü ve hastane işletmelerine kaynak sağlama, kaynak aktarma amaçlı ve yeni istikrarsızlıklara zemin hazırlayacak bir bütçedir. Uygulanmakta olan 2021 yılı bütçesinin açıklarını kapatacak, yeni ve daha büyük açıklara neden olacak bir bütçedir” dedi.

Vatandaşın alın terinin bir avuç faizcinin cebine girdiğini belirten Güldal, “Hükümet bundan hiçbir üzüntü duymadığı gibi, bunun böyle olmasını adeta ister gibi bir tavır içinde bulunuyor. İktidar partisinin mensupları ‘denk bütçe’ kavramını hiç duymamış gibiler. Duymamaları mümkün değil, ancak duymazlıktan geldikleri veya önemsemedikleri muhakkak. Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hoca’mız döneminde biz bunu başarmıştık, milletimizden yetkiyi aldığımızda bunu yine biz başaracağımıza inanıyoruz” ifadelerini kullandı.

İktidarın en büyük vaadinin yoksullukla mücadele olduğunu ancak gelinen noktada ülkemizde yoksulluğun derinleştiğini kaydeden Güldal, “2020 yılında Türkiye’de 6 milyon 630 bin hane sosyal yardım aldı. 2019’da sosyal yardım alan hane sayısı 3 milyon 282 bin 975 idi. Bu da sosyal yardıma muhtaç hane sayısının bir yılda yüzde 102 oranında arttığının göstergesidir. Hiç kimse endişe etmesin, biz bu sosyal yardımları kesintisiz ve siyasi görüş farklılığı gözetmeksizin adil bir şekilde elbette dağıtacağız. Fakat bizim esas hedefimiz bu ülkede yoksulluğu ortadan kaldırmak, istihdamı genişleterek alın teri ile geçinmenin huzurunu yaşayan, adaletli, dengeli ve yaygın bir refah toplumu oluşturmaktır” şeklinde konuştu.

İktidarın 19 yıllık döneminde açlık sınırı ve enflasyonun 6 kat arttığının altını çizen Güldal, “Milletimiz farkına varılmayacak şekilde uzun dönem fakirleştirme ve borçlandırma politikasına tabi tutulmaktadır. BDDK verilerine göre vatandaşlarımızın toplam kredi borçlar 4 trilyon TL’yi aşmış bulunmaktadır. İhtiyaç ve tüketici kredileri toplam 1 trilyon 174 milyarı aşmaktadır. Toplam dış borçlarımızın 500 milyar dolar dolayında olduğu bir ortamda borç bataklığına saplanmanın giderek artan etkilerini çok daha net şekilde hissedeceğiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, ekonomi ile ilgili “Biz ekonominin kitabını yazdık” açıklamasına da atıfta bulunan Güldal, şunları söyledi: “Gerçekten de ülkemizde bir kitap yazılıyor, ancak bu yazılan kitabın Tanzimat yöneticilerinin yazdığı kitaba benzemesinden endişe ediyoruz. Biz ülkenin akıbetinin ve insanımızın hayat şartlarının her açıdan iyileşmesini, daha müreffeh bir toplum haline gelmesini arzu ediyoruz. Bu da TL’nin sağlam para haline getirilmesi ve çalışanlarımızın gerçek enflasyon oranında ücretleri artırılarak, o düzeyde ekonomiyi stabil hale getirmekle sağlanabilir. Biz yazılan kitabı zevkle ve gururla okumaktan yanayız. Geçmişin hasretini, geleceğin açısını çekerek değil.”

 

 

Yayın Tarihi
18.11.2021
Bu haber 323 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu habere ilk yorumu yazan siz olun.

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!