Sayın Menderes Başkan

Bilmek istiyorsanız Sayın Menderes başkan sizinle ilgili düşüncelerimi tek tek anlatayım. 

Ben size her iki aday olduğunuz seçimde de oy vermedim. Ama komşularım, etrafımdaki bazı arkadaşlar vermişlerdi. Uzun uzun neden size oy verilmemesi gerektiğini anlatsam da onlara bazılarını ikna edememiştim. Birçoğu sizin yumuşak duruşunuza, verdiğiniz sözlerin ardında duracağınıza, size oy verse de vermese de herkesi kucaklayacağınıza, hayallerinizin Antalya için olacağına körü körüne inanmışlardı. Öyle olmayacağını ben görmüştüm ama onlar görememişti ve ben onları inandıramamıştım buna. Dedikleri gibi, umulduğu gibi davranmadınız, davranmıyorsunuz Menderes başkan. Keşke ben yanılsaydım, keşke beni yanıltsaydınız, utandırsaydınız. Hani Antalya için düşünecektiniz. Hani kültür sanat Antalya’ya yakışacaktı. Hani hayal ettiğiniz her şey bu şehir için olacaktı.

Ben bir siyasi düşüncenin sahibi ve taraftarı olarak yazmıyorum size bunları. Bir baba, bir abi, bir öğretim üyesi olarak Antalya’da 20 yıldır yaşayan bir vatandaş olarak yazıyorum.

Göreve gelir gelmez etrafınızda sizin gibi düşünmeyen insanları, mekanları Cengiz Han’ın 1220’de Semerkant’a girdiğinde kılıçtan geçirdiği gibi kılıçtan geçirdiniz. Varsayın ki Akaydın sizin devrettiğiniz kişilere, kurumlara kötü davranmış, kıyıma gitmişti. Yaptıysa gerçekten onu da kınarım. Siz de yapınca ondan farkınız olacak mı? Kıyıma gittiğiniz evlatlar kimler, Rumlar mı, Arnavutlar mı, Işıd lılar mı? Sadece sizin gibi düşünmeyen insanlar. Bakın Işıd militanlarına sırf Sünni olmadıkları için birçok şiiyi hunharca katlediyor. Sizin yaptığınızla farkı ne?

 

1996 da üyesi olduğum ANSAN Antalya Sanatçılar Derneğini yerinden etmek için tüm gücünüz ve hışmınızla sanatçıları ezme niyetindesiniz. Ekonomik gücü olmayan ailelerin çocuklara eğitim desteği yaratabilmek için varlığını sürdüren ve bir bütün olarak inandığım, ait olduğum Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneğinin olduğu alanda onları yerinde edecek uygulamalar planlıyorsunuz. Onları yerinden etmek yegane amacınız. Oradaki kedileri, ördekleri, kazları, orada yaratılan katma değerle burs alan öğrencileri, ailelerini boynu bükük bırakarak bunu nasıl yapacaksınız? Gerçekten bunu yapar mısınız Sayın Menderes Başkan? Yaparsanız “Kafirlerin”, “Küffarların” “Gafillerin” İnananlara, Müslümanlara yaptığı eziyetten farkı olur mu dersiniz Başkan.  Bana göre farkınız kalmaz ve öbür dünyada iki elim yakanızda olur. Bunun hesabını yaradana verseniz bile bana veremezsiniz.

Ben 1988 de akademisyen oldum ve bugüne kadar 12.000 den fazla öğrencinin hayatına dahil oldum. Ataisti, Deisti, Sünnisi, Alevisi ayrımı yapmadan hepsinin yüreğine dokundum. Ayrım yapmadım hiç birinde. Kendi evladıma bakar gibi baktım onların gözlerine. Eğer ANSAN’a ve Çağdaş Yaşama eziyet ederseniz Başkan, bu çocuklara verdiğim emekler dahil olmak üzere oradan ekmek yiyen herkesin hakları haram olacaktır size.

Bunları yaparsanız mutlaka hesabı sorulur. Elbet sorulmalıdır da. Bildiğimiz tek hesap sorma biçimi “oy vermemek”tir. Siz de yarın oy istemeye geldiğinizde hangi yaptıklarınızla oy isteyeceksiniz Sayın başkan.  Başkalarını kömür ve makarna vererek kandırabilirsiniz ama beni değil. Beni ancak nitelikli hizmet yaparak kandırabilirdiniz, insanları kırmadan, kıyımdan geçirmeden, incitmeden hak ve eşitlik içinde uygulamalarınızı yaparsanız kandırabilrisiniz. Böyle yaparsanız kandırmanıza bile gerek yok, alkışlar ve bir taş da ben koyarım ördüğünüz duvara.

Menderes başkan, siz gene size yakışanı yapın. Sizin gibi düşünmeyenlerin de rızasını alacak uygulamaları yapın. Size bu yakışır. Siz Ankara’yı değil, Antalya’yı düşünün. Size bu yakışır.