Kadın Olmak, Anne Olmak …
Büyük olasılıkla kendinizi birkaç rolde görüyorsunuz. Örneğin birinin kızı, öğrencisi, çalışanı, işvereni, dostu, kardeşi, sevgilisisiniz. Belki annesiniz gün boyu evde iş dönüşü yolları gözlenen… Ya da zaman zaman hayatınıza giren insanlarda olumlu, olumsuz derin izler bıraktınız fark etmeden. Hiç birimiz yalnızca bir kişi sayılmayız. Biriken yaşantılarımız ve bireysel özelliklerimiz bir araya gelerek bizi farklı yapar. Ailenizin diğer üyelerinin bile size benzemediğini hissedebilirsiniz. Bu farklar bazı açılardan sorun olabilirler, ama farklarımız aynı zamanda en değerli varlıklarımız da olabilirler. Becerilerinizi ve özelliklerinizi bilmeniz kendinizi en iyi biçimde kullanmanız açısından çok önemlidir. Her zaman çok sessiz ya da çok konuşkan, çok saldırgan ya da çok edilgen olduğunuzu düşünmüş olabilirsiniz. Ya “çok sessiz olma “ özelliğinizle iyi bir dinleyici, çok konuşkanlığınız sayesinde iyi bir iletişimci olduğunuzu keşfederseniz? Agresif bulduğunuz özellikleriniz, önderlik nitelikleri olabilir. Çok edilgen olmanız sizin çok yüreklendirici ve destekleyici bir insan olduğunuz anlamına gelebilir. Kişilik özelliklerinizi bir palet üzerindeki farklı renkler olarak düşünebilirsiniz. Her biri uygun koşulda işe yarayacaktır. Yeni seçenekler ve yeni çözümler görme yeteneğinizi arttırabilirsiniz. Çözüm üretmek kadınların, annelerin doğal yeteneği değil midir aslında? Kendiniz hakkında daha bilinçli ve daha bilgi sahibi olmanız, başarınızı, etkinizi ve özgüveninizi arttırabilir. Yakın ilişkilere zaman bulamama pahasına başarılı olmak çok ağır bir bedeldir. Bu nedenle bir kadının yol haritası ve varış noktası resmi, aile ve arkadaşları ile de ilgili bölümler içermelidir. İnsan olmanın gereği sizin de sınırlarınız, kapasiteniz zorlanabilir.
Öfke duygusu, aynı bir dur işareti gibi, çıkacak sorunlara karşı sizi uyarır. Frene zamanında basmak, düşüncelerinizin duygularınıza yetişmesini mümkün kılar. Dur işaretini görmezden gelmek tehlikeli olabilir. Harekete geçmeden önce kendinizi anlamaya çalışmanız, genellikle çok daha iyi ve güvenli bir stratejidir. Psikoterapide kognitif yaklaşımda “kendini gerçekleştiren kehanet” diye bir kavram vardır. Bir şeyi yapabileceğinizi düşünürseniz yaparsınız; yapamayacağınızı düşünürseniz haklı çıkarsınız. Hızlı ve doğru kararlar verebildiğinizde bir kadın, bir meslek sahibi, bir anne, ortak ya da arkadaş olarak tüm gücünüzü daha iyi kullanabilirsiniz. Sonuç olarak iyi kararlar vermek size tam olarak kendiniz olma özgürlüğünü ve yaşamın yarattığı güçlüklere başarıyla göğüs germe gücünü verecektir.
KADIN VE CİNSELLİK
Ergenlikten erişkinliğe geçiş ile hormonal ve duygusal olarak yaşanan çalkantılı dönemden daha durgun ve dingin bir döneme geçilmiş olur. Ergenliğin biyolojik gelişimi sosyal açıdan erişkinlikte tamamlanır. Ergenliğin bitmesi ile fiziksel değişiklikler oluşmuş olur artık kadınlık hormonları belli bir döngü ve düzen içinde salgılanmaktadır. Kadın sağlıklı bir ergenlik dönemi yaşamışsa kendi vücudunu daha çok tanıyordur. Mastürbasyonla haz almayı öğrenmiş ve ilk cinsel deneyimlerini yaşamıştır. Ülkemiz ve benzeri ülkelerde kadınların ilk cinsel deneyimleri genellikle erişkinlik döneminde evlendikleri ilk gece yaşanmaktadır. İlk gece pek çok açıdan zorlukları içerir. Kimi yörelerde kadının yaşamını altüst edebilecek bir gecedir. En iyi olasılıkla da bütün beklentiler arasında herkesin dikkati çiftin üzerindeyken yaşanmaya çalışılan bir cinsellik vardır. İlk cinsel deneyimler sorunsuz atlatılabilirse sonrasında düzenli bir cinselliğin yaşandığı, zamanla kadının kendisini daha çok tanıdığı ve haz almasının arttığı bir cinsel aktivite dönemi yaşanabilir. Cinsellik öğrenilen bir eylem olduğundan erişkinlik döneminde cinselliğin sağlıklı bir şekilde yaşanması cinsel hazzın giderek artmasını sağlayacaktır. Kadının cinsellik ile ilgili olumlu algıları cinselliğin gelişim sürecini hızlandırır.
Erişkinlikle birlikte kadının toplumdaki yeri ve sorumlulukları da değişmektedir. Bu dönemde düzenli partner ilişkilerinin kurulması ile kadının yaşamında toplumsal ve cinsel rolüne özgü değişiklikler olur. Erişkinlik dönemi kadının cinselliği rahat yaşayabildiği, cinsel olarak aktif olduğu bir dönemdir. Gebelik erişkinlik döneminde kadın cinselliğini etkileyen en önemli olgudur. Gebelikte cinsellik konusunda bugüne dek pek çok farklı inanç ve uygulamalara rastlanmıştır. Ülkemizde de gebelik sırasında cinsel ilişki en azından pek hoş karşılanmayan bir durum olarak görülmektedir. Cinselliğin, cinsel birleşmenin bebeğe zarar verebileceği, cinsel birleşmenin erken doğum veya düşüğe yol açabileceği gibi önyargılar yaşanmaktadır. Sorunlu bir gebelik olmadığı sürece (ki sorunlu pek çok gebelikte bile) cinsellik ve cinsel birleşme bebeğe zarar vermez, haz alan annenin kendisini daha iyi hissedeceği ve cinsellik çifti birbirine yakınlaştıran bir eylem olduğu için annenin daha huzurlu olmasını sağlayabileceği düşünülmektedir. Gebelikte cinsel yaşamın olmazsa olmazı cinselliği kadının belirlemesi gebeliğin uzman hekim tarafından takibinin yapılıyor oluşudur.
PEKİ YA ANNE OLMAK, KARAR VERMEK VE ANNELİĞİ YAŞAMAK….
“Anne olana dek kendimi sıcak, verici ya da duyarlı bir insan olabilecek kapasitede göremiyordum. Çocuk doğurmaya korkuyordum, çünkü onlara ihtiyaçları kadar mükemmel bir anne olamamaktan korkuyordum. Anne olmanın yaşadıkça öğrenilebileceğini bilmiyordum. Hissettiğim şefkat ve sevgiyi dışarı çıkarabilmek harika bir deneyimdi. Bebeğimi ilk kucaklayışımdan itibaren her geçen gün onunla öğrendim hayatı… Geliştim, değiştim ve büyüdüm… Adeta kendi geçmişimdeki eksiklikleri, yaşanmamışlık duygularını onunla onardım… “
Kadınlar “bebek istemek”ten bahsederken; ortalama iki yıl bebeklik ve 15 – 20 yıl süren bireyselleşme sürecinin sorumluluğunu da üstlenmişlerdir. Aslında ”onyılar boyunca fiziksel ve duygusal ihtiyaçlarının çoğu için bana bağımlı olacak birini istiyorum” dedikleri duyulmaz… Hamilelik sınırlı sürede, doğum birkaç saatte biter. Annelik on yıllarca sürer….
Anne olmak, insanın bedenini ve duygularını güçlü bir biçimde yaşaması anlamına gelebilir. Sadece fiziksel ve bedensel değişiklikler değil aynı zamanda karakter değişikliği de yaşarız. Sabır, fedakarlık ve bir insanı topluma kazandırma özelliklerimizin içimizde olduğunu fark ederiz.
Çocuk sahibi olmanın toplumsal bedelleri dengelenmelidir. Günümüzde kadınlar doğum yaptıkları zaman sadece işlerinden, gece uykularından, arkadaşlarıyla geçirdikleri zaman gibi pek çok bireysel faaliyetlerinden vazgeçmek zorunda kalmazlar. Aynı zamanda kültürümüzün buyrukları altında bir anne ahlaki açıdan ve doğru şekilde kendini ifade eden olmalıdır. Anneler çoğu zaman işi ve çocuklarının bakımı ve geçirdiği kaliteli zaman arasında toplumca yaratılan çatışmayla karşılaşır. Hangi çözümü üretirse üretsin, kendini parçalanmış ve bir alanda başarısız hissedebilir. Tam zamanlı anne ve ev hanımı olanlar da sıkıldıklarından, yeterince özgür olamamanın zorluklarından yakınabilirler.
Anne olmayı, anne olmamayı seçmiş ya da henüz karar vermemiş olabilirsiniz. Bu seçeneklerin farklı unsurları hakkında duygularınızı incelemeniz yararlıdır. Genel olarak sizinkinden farklı bir seçim yapan kadınlara karşı tavırlarınız neler? Kendinizi onlardan ya da onları sizden daha iyi bir konumda mı görüyorsunuz?
Bazı insanlar büyük hırsları hayatlarının hedefleri edinirler. Bazıları kederle sarmalanır, yalnızca huzur, ayrılma ve acıdan kurtulma hayalini kurarlar. Bazıları hayatını başarı, zenginlik, güç ve gerçeğe adarlar. Diğerleri kendini aşmayı araştırır ve kendilerini bir amaç ya da bir varlığa kaptırırlar. Hayatlarımız da seçimlerimizdir….
Uzm.Dr. Sevilay ZORLU
Psikiyatrist & Psikoterapist
www.antalyaterapipsikiyatri.com
Şirinyalı Mh. İsmet Gökşen Cad.
1528 S. Şahbaz Apt. K:2 D:5
Tel: 0 (242) 316 98 99
MAKALE Yorumları
Diğer Makaleler
- Eş Sisteminin Gelişimi Yaşam Dönemleri
- Tek Başınalık mı? Yalnızlık mı
- Duyarlı
- Hastalıklı Evlilikler ve Cinsellik
- Corona Günlerinde Kim Olmak İstiyorum?
- Acı mı Çekiyorsunuz?
- İyi İnsan Olmayı Öğrenebilecek miyiz ?
- Çizik Bir Elmas mı, Çizik Olmayan Bir Çakıltaşı mı?
- “Bu da Geçer Ya Hû” Sözünün Sahibi…
- Umutsuzluğa Düşenler, Rehavete Kapılanlar Bu da Geçer Ya Hû
- Eleştirel İç Sesinizin Farkında mısınız ?
- Kendinize Şefkat Gösteriyor musunuz?
- Farkındalık
- Belirsizlik
- Kendimizi ve Sevdiklerimizi Virüsten ve Kaygıdan Korumalıyız
- Kendimi Kötü Hissediyorum Acil Ne Yapmalıyım?
- Kendi İçsel Yolculuğunuzun Neresindesiniz?
- Psikolojik Hijyenim İçin Neler Yapabilirim?
- Kederin Halleri
- COVİD-19 Pandemisi Psikolojik Etkileri Araştırmaları
- Uyan
- Covıd-19 Koronavirüs Hastalığı
- Sorunlu İlişkilerdeki Ortak Özellikler
- Zayıflama İlaçları Psikolojimizi Nasıl Etkiliyor?
- Saldırganlık
- İlişkilerde ’’ Doyum’’ ve “İstikrar ‘’
- Çocuklarda Çalma Davranışı
- Şizoid Kişilik Bozukluğu
- Çocuklarda Korku
- Kadınlar Neden Duygusal Olarak Daha Zedelenebiliyor?
- Çocukluk Çağı Mastürbasyonları
- Narsisistik (Benmerkezcil) Kişilik Bozukluğu
- Stres Ve Diyabet (Şeker Hastalığı) İlişkisi
- Kalp Hastalıkları ve Psikiyatrik Bozukluk Birlikteliği
- “En Pahalı” Bağımlılık; Alışveriş Çılgınlığı
- Davranım Bozukluğu
- Kardeş Kıskançlığı
- Rezonans Terapileri İle Sağlıklı Zayıflamak Mümkün mü ?
- izotipal (Şizotürü) Kişilik Bozukluğu
- Diyet Yapıyor Hissi Yaşamadan Kilo Vermek İster Misiniz?
- Koşulsuz İnsan Değeri
- Rezonans Terapi ve sorular
- Sizde Hangi Şemalar Var?
- Rezonans Terapileri
- Rüyalarımız
- Yaşamınızda Tepkilerinizin Temelinde...
- Nasıl Gamsız İnsan Olunur?
- Rezonans Terapileri ile Alkol Nasıl Bırakılır?
- Geçmiş; Sadece Şimdinin..
- Peter Pan Sendromu
- Peter Pan Sendromu
- Rezonans Terapileri İle Sigara Nasıl Bırakılır?
- Yüz Kızarması Önlenebilir mi?
- Saldırgan Kişinin Bilinçaltı Zihin Anatomisi
- Sorumluluk Bilinci Gelişimi
- Rezonans Terapilerinin Gelişimi...
- Çocuk İstismarı
- İlişkide Ayrılık Çanları Ne Zaman Çalar?
- Sorumluluk Bilinci Gelişimi
- Çift İlişkisinde ’’ Doyum’’ ve “İstikrar ‘’
- Yeni Bir Yıla Başlarken Önemli Bir Soru
- Geleceğin Tıpı Rezonans Terapileri
- Tamamlayıcı Tıp Yöntemi Bach Çiçekleri…
- Anı Yaşamak mı Anda Kalabilmek mi?
- Sosyal Fobi Nasil Tedavi Edilebilir ?
- Sosyal Fobinin Belirtileri Nelerdir?
- Sosyal Fobi (Sosyal Anksiyete Bozukluğu) Nedir ?
- Ergenlerle İletişim Nasıl Kurulur?
- Sınav Kaygısı
- Ergenlik Döneminde Duygusal Değişmeler
- Depresyon Tedavi Edilebilir Bir Hastalık mıdır?
- Anne Olmak …
- Neden Gülemiyoruz?
- Panik Ataklari Nasil Oluşur?
- Sanat Terapisi
- İlişkilerimizde Etkili İletişim Kurabiliyor muyuz?
- Psikiyatri Deyince İnsanlar Neden Çekimser Davranıyor?
- İçinizdeki Mucizenin Farkında Mısınız?
- Çocuk Sahibi Olmak Evli Çiftlerin Cinsel Yaşamını Nasıl Etkiler?
- Evlilikte Cinsel Yaşam
- Kaybeden Olmak Sizin Şeçiminiz mi?
- Ertelemeden Şimdi Harekete Geçin
- Kadın Olmak, Anne Olmak …
- Kaygılarla Başetme Yöntemleri
- Kenevir Türevleriyle İlişkili Psikiyatrik Bozukluklar
- Kolay İnciniyor musunuz?
- Sindirim Sistemiyle İlgili Psikosomatik Bozukluklar
- Aşkın Renkleri
- Yaşlılarda Psikoterapiler
- İşyerinde Depresyon
- Kas/İskelet Sistemi ile İlgili Psikolojik Etkiler
- Ruhun Bedene Yansımaları
- Cilt Hastalıklarında Psikiyatrik Bozukluklar
- Ağrı Fiziksel mi, Psikolojik mi?
- Trikotilomani (Saç Yolma Bozukluğu)
- Şizotipal (Şizotürü) Kişilik Bozukluğu
- Koşulsuz Sevme/Sevebilme
- Travmalarımız ve Maskelerimiz
- Yaşamın Akışı İçinde Ne Kadar İyimser Olabiliyor sunuz?
- Bağımlı Kişilik Bozukluğu
EN ÇOK OKUNAN
- Sigara içmek için çıktığı balkondan düşen adam hayatını kaybetti
- TALYA’da Mahkeme İtirazları Redetti, yapım yolu açıldı
- İki Otomobil çarpıştı, 3 ölü, 4 yaralı
- Rektör Prof. Dr. Özkan: "Türkiye'de uygulanan aşının çok güvenli olduğunu düşünüyorum"
- Baba da Veda etti
- Binlerce balığın ölümüyle ilgili 4 tesise ceza
- 4 milyonluk TL'lik otomobil kısıtlama saatinde ortalığı savaş alanına çevirdi
- İşitme engelli ÇEK milli bisikletçinin çarptığı kadın yaşam mücadelesini kaybetti
- Ağabeyini av tüfeğiyle vurup öldüren zanlı tutuklandı
- Ersun Yanal: "Hedefimize yaklaşmaya devam ediyoruz"
- Yeni bir yıla girerken...DR. ALİ YILMAZ
- Dine Karşı Özgür DüşünceALİ TUR
- Vitrin MankeniDR. ALİ YILMAZ
- Çekin ellerinizi Konyaaltı\'ndan !..İBRAHİM AKKAYA
- Konyaaltı mı? Lara mı?PROF. DR. TUNCAY NEYİŞÇİ
- Çuvaşistan’da İlk GeceMUHARREM YELLİCE
- İnsanların Kafası….TURGAY ALP
- Sömürgenler ve Sömürülenler-1PROF. DR. RAMAZAN DEMİR
- İYİ Parti\'de yaprak dökümü..İBRAHİM AKKAYA
- Hiçliği Öğrenmek...iBRAHİM UYSAL
