Hayatınızın İçindeki Zor Kişiliklerle Baş Edebilir misiniz'
“Anlımda gelin beni kulanın mı yazıyor.? Karşıma kim çıktıysa beni maddi manevi kullanıyor. Neden bu hep benim başıma geliyor? Adeta sorunlu insanları mıknatıs gibi çekiyorum ben…”
Hayatımızda benzer patolojik ilişki tarzlarını olumsuz yanlarını fark edene kadar yaşamaya devam ederiz. Kişiliğimizi oluşturan temelleri doğduğumuz andan itibaren oluşturmaya başlamışızdır.
İnsan etkileşiminin başlıca üç ilkesi vardır.
OBSESİF-KOMPULSİF (mükemmelliyetçi) biriyle baş ederken kendinizi bir ‘’savaş’’a hazırlayın. Karşı koymaya başlamadan önce çok beklemeyin, yoksa size komutlar yağdırma alışkanlığı geliştirirler. Bu gibi kişileri bir ya da iki kez uyardıktan ve gösterdikleri davranışlar üzerinde yeniden size çekip çevirmeye çalışan insanlarla baş ederken gürültülü birtakım olaylar çıkabilir.
PARANOİD (şüpheci )kıskanç bir eşle baş etmenin de birtakım yöntemleri vardır. Öncelikle, durmadan soru sorup duruyor olmasına katlanmak zorunda değilsiniz.
Öyleyse, yalan söylemelerine, okuldan kaçmalarına, kavga dövüşlere katılmalarına, sigara içmelerine, olur olmaz karşı çıkmalarına izin verecek miyiz? Kuşkusuz vermeyeceğiz. Ancak her zaman, başlarına gelebilecekleri söyleyerek onları inandıramayabiliriz. O zaman, giriştikleri eylemlerin sonuçlarına katlanacaklardır.
ANTİSOSYAL KİŞİLERLE baş etmeye çalışırken öfkelenmemeye özen göstermeniz gerekir. Çünkü öfke, öfkeyi doğdurur ve onlar bize, bizim onlara davranabileceğimizden çok daha kaba davranabilirler. Onlardan ne istediğimizi bir ya da iki kez söylemeli, bu işe yaramazsa onlara karşı katı davranmalıyız. Buna ‘’KATI SEVGi’’ adı da verilir. Bu kişilerin, yaptıklarından ötürü zaman zaman kendilerinin rahatsızlık duymasına neden olmanız gerekir. Yine de değişmezlerse, ya onları olduğu gibi kabul etmeli ya da ilişkinizi koparmalısınız. İnsan ilişkisinin üç ilkesi burada da geçerlidir. Ancak hoş gördüğünüz davranışlarla karşı karşıya kalmayı sürdürsünüz. Siz, kendiniz değişmedikçe, karşınızdaki kişiyi değiştiremezsiniz. Sonuç alabilmeniz için aşırı hoşgörülü tutumunuzu bırakmanız gerekir.
İnsanların birbirlerine saygı duymaları için, birbirlerinden biraz da olsa çekinmeleri gerekir. Çocuklarımızın da bize saygı göstermeleri için, bizden çekinmeleri gerekir. Bizden, öğretmenlerinden ve toplumun yetkelerinden korkup çekinmeleri gerekir, yoksa saygı göstermezler.
Çiftlerden biri de, diğerinden çekinmezse aralarında bir sevgi bağı oluşamaz. Sevgi, saygıdan köken alır. Kendisinden çekinmediğiniz bir başkasını sevemezsiniz. İlişkide olduğunuz insandan çekinmezseniz, her ne istiyorsanız, onu yaparsınız. Düşüncesiz, davranışlarınızı engellemeye çalışmayan birini daha az düşünürsünüz. Onu bir sevgiliniz ya da bir yakınınız gibi değil, sizin bir ‘’hizmetkar’’ınız gibi algılamaya başlarsınız. Başkalarının sizi sevmelerini istiyorsanız, sizden korkmaları değil, ancak belirli bir ölçüde çekinmelerini sağlamanız gerekir.
Benzer durum çocuklar içinde geçerlidir. Çocuklarınız sizden çekinmezlerse sizin söylediklerinizi yapmazlar. Çekinirlerse, kötü davranışlar sergilememeye çalışırlar. İyi davranışlar sergilerse, siz de onlara daha sevgi dolu yaklaşır ve onları ödüllendirirsiniz. Bütün bunlar, sevginizin koşullu olduğu anlamına gelmez, ancak sergiledikleri kötü davranışları düzeltmelerini sağlamanın yollarıdır.
NARSİSİSTİK VE HİSTİONİK KİŞİLER, kendi önceliklerini hep önde tutmaya çalışırlar. İsteklerini gerçekleştirerek onlara sürekli bir ‘’iyilik’’ yapacak olursanız, artık bu iyiliğinizi uzun dönemde görmez olurlar. Bu yüzden, karşı koymayı göze almanız gerekir. Dışarıda yemek yiyecekseniz, bu kez sizin seçtiğiniz bir yere gidin. Hangi televizyon kanalının izleneceğine, bu kez siz karar verin. Böylece karşınızdaki kişiye, toplumsal etkileşimin karşılıklılığı kuralını öğretmiş olursunuz. Karşılıklılık ilkesi, bu insanlara çocukluk dönemlerinde öğretilmemiştir. Hep, ‘’Bana ver!’’ ya da ‘’Hepsi BENİM olsun!’’ demişler ve bu tutumlarına neredeyse hiçbir zaman karşı çıkılmamıştır. Geç de olsa, artık bunu öğrenmelerinin zamanı gelmiştir, çünkü vermeden alınamayacağını öğrenemezlerse, yeni girdiği ilişkilerinde başarısız olacaklarınız bilmeleri gerekir. Bir ilişki tek yönlü vermeye dayalı bir ilişki olursa, giderek çekilmez olmaya başlar ve bu ilişki, en sonunda, her iki yan için de anlamlı bir ilişki olmaktan çıkar.
Bu ‘’çocuklar’’ karşısında artık iyi bir ‘’ana-baba’’ olmalı ve nasıl ‘’büyüyeceklerini’’ öğretmelisiniz. Hangi yaşta olurlarsa olsunlar, isterlerse 50 yaşının bile üzerinde olsunlar, bu kişiler hala duygusal birer çocuklardır. Onlara, başkalarını da düşünmeleri gereken birer erişkin gibi davranmaları gerektiğini öğretirseniz, engelleme eşiği yüksek, düşünceli birer erişkin olmalarını sağlayabilirsiniz. Ancak bütün bunları yaparken suçluluk duymamanız, onlara acımaya kalkmamanız ve dışlanma korkusu yaşamamanız gerekir. Bu gibi duygular, kararlı davranmanın önündeki en büyük engellerdir. Gerçekte onlara önemli bir insan becerisini öğretmeye çalışıyorsunuz, dolayısıyla acımaya kalkmanız gerekmez.
Ayrıca, dışlanmayı siz incitici olarak algılamadıkça, incitici değildir. Onsuz yapamayacağınıza iyiden iyiye kendinizi inandırmışsanız, eliniz kolunuz bağlı kalır, dolayısıyla kötü davranılmayı hak etmiş olursunuz. Onun her istediğini yapmaya başlayınca önce dışlanmaya çalışılacaksınız. Buna katlanabilmeniz gerekir. Söylenerek, dırdırlanarak sizi denetim altına alamayacağını, sizi denetim altında tutamayacağını ona gösterin. Öte yandan, baş etmekte çok güçlük çekilen kimi zor kişilerin de psikoterapiye yönelmeleri gerekebilir.
Uzm.Dr. Sevilay ZORLU
Psikiyatrist & Psikoterapist
www.antalyaterapipsikiyatri.com
www.antalyacinselterapi.com
Şirinyalı Mh. İsmet Gökşen Cad.
1528 S. Şahbaz Apt. K:2 D:5
Tel: 0 (242) 316 98 99
- Karşımızdaki insanlar, ancak bizim hoş gördüğümüz davranışları sürekli yaparlar.
- Önce biz değişmedikçe başkaları değişmeyecektir.
- Nelerin değiştirilmesi gerekir?.
- Birincisi, biri sizin için iyi bir şey yaparsa, sizde ona iyi bir şey yapın. Böylece, size gösterdiği davranışı ödüllendirmiş olacak ve yeniden öyle davranışta bulunma olasılığını artırmış olacaksınız.
- İkincisi,biri size karşı kötü bir davranışta bulunursa ve kötü davranışta bulunduğunun ayrımında değilse, bu davranışının üzerinde düşünmesini sağlamanız gerekir.
MAKALE Yorumları
DR. SEVİLAY ZORLU
PSİKİYATRİST
mail_outline : drsevilayzorlu@gmail.com
Diğer Makaleler
- Eş Sisteminin Gelişimi Yaşam Dönemleri
- Tek Başınalık mı? Yalnızlık mı
- Duyarlı
- Hastalıklı Evlilikler ve Cinsellik
- Corona Günlerinde Kim Olmak İstiyorum?
- Acı mı Çekiyorsunuz?
- İyi İnsan Olmayı Öğrenebilecek miyiz ?
- Çizik Bir Elmas mı, Çizik Olmayan Bir Çakıltaşı mı?
- “Bu da Geçer Ya Hû” Sözünün Sahibi…
- Umutsuzluğa Düşenler, Rehavete Kapılanlar Bu da Geçer Ya Hû
- Eleştirel İç Sesinizin Farkında mısınız ?
- Kendinize Şefkat Gösteriyor musunuz?
- Farkındalık
- Belirsizlik
- Kendimizi ve Sevdiklerimizi Virüsten ve Kaygıdan Korumalıyız
- Kendimi Kötü Hissediyorum Acil Ne Yapmalıyım?
- Kendi İçsel Yolculuğunuzun Neresindesiniz?
- Psikolojik Hijyenim İçin Neler Yapabilirim?
- Kederin Halleri
- COVİD-19 Pandemisi Psikolojik Etkileri Araştırmaları
- Uyan
- Covıd-19 Koronavirüs Hastalığı
- Sorunlu İlişkilerdeki Ortak Özellikler
- Zayıflama İlaçları Psikolojimizi Nasıl Etkiliyor?
- Saldırganlık
- İlişkilerde ’’ Doyum’’ ve “İstikrar ‘’
- Çocuklarda Çalma Davranışı
- Şizoid Kişilik Bozukluğu
- Çocuklarda Korku
- Kadınlar Neden Duygusal Olarak Daha Zedelenebiliyor?
- Çocukluk Çağı Mastürbasyonları
- Narsisistik (Benmerkezcil) Kişilik Bozukluğu
- Stres Ve Diyabet (Şeker Hastalığı) İlişkisi
- Kalp Hastalıkları ve Psikiyatrik Bozukluk Birlikteliği
- “En Pahalı” Bağımlılık; Alışveriş Çılgınlığı
- Davranım Bozukluğu
- Kardeş Kıskançlığı
- Rezonans Terapileri İle Sağlıklı Zayıflamak Mümkün mü ?
- izotipal (Şizotürü) Kişilik Bozukluğu
- Diyet Yapıyor Hissi Yaşamadan Kilo Vermek İster Misiniz?
- Koşulsuz İnsan Değeri
- Rezonans Terapi ve sorular
- Sizde Hangi Şemalar Var?
- Rezonans Terapileri
- Rüyalarımız
- Yaşamınızda Tepkilerinizin Temelinde...
- Nasıl Gamsız İnsan Olunur?
- Rezonans Terapileri ile Alkol Nasıl Bırakılır?
- Geçmiş; Sadece Şimdinin..
- Peter Pan Sendromu
- Peter Pan Sendromu
- Rezonans Terapileri İle Sigara Nasıl Bırakılır?
- Yüz Kızarması Önlenebilir mi?
- Saldırgan Kişinin Bilinçaltı Zihin Anatomisi
- Sorumluluk Bilinci Gelişimi
- Rezonans Terapilerinin Gelişimi...
- Çocuk İstismarı
- İlişkide Ayrılık Çanları Ne Zaman Çalar?
- Sorumluluk Bilinci Gelişimi
- Çift İlişkisinde ’’ Doyum’’ ve “İstikrar ‘’
- Yeni Bir Yıla Başlarken Önemli Bir Soru
- Geleceğin Tıpı Rezonans Terapileri
- Tamamlayıcı Tıp Yöntemi Bach Çiçekleri…
- Anı Yaşamak mı Anda Kalabilmek mi?
- Sosyal Fobi Nasil Tedavi Edilebilir ?
- Sosyal Fobinin Belirtileri Nelerdir?
- Sosyal Fobi (Sosyal Anksiyete Bozukluğu) Nedir ?
- Ergenlerle İletişim Nasıl Kurulur?
- Sınav Kaygısı
- Ergenlik Döneminde Duygusal Değişmeler
- Depresyon Tedavi Edilebilir Bir Hastalık mıdır?
- Anne Olmak …
- Neden Gülemiyoruz?
- Panik Ataklari Nasil Oluşur?
- Sanat Terapisi
- İlişkilerimizde Etkili İletişim Kurabiliyor muyuz?
- Psikiyatri Deyince İnsanlar Neden Çekimser Davranıyor?
- İçinizdeki Mucizenin Farkında Mısınız?
- Çocuk Sahibi Olmak Evli Çiftlerin Cinsel Yaşamını Nasıl Etkiler?
- Evlilikte Cinsel Yaşam
- Kaybeden Olmak Sizin Şeçiminiz mi?
- Ertelemeden Şimdi Harekete Geçin
- Kadın Olmak, Anne Olmak …
- Kaygılarla Başetme Yöntemleri
- Kenevir Türevleriyle İlişkili Psikiyatrik Bozukluklar
- Kolay İnciniyor musunuz?
- Sindirim Sistemiyle İlgili Psikosomatik Bozukluklar
- Aşkın Renkleri
- Yaşlılarda Psikoterapiler
- İşyerinde Depresyon
- Kas/İskelet Sistemi ile İlgili Psikolojik Etkiler
- Ruhun Bedene Yansımaları
- Cilt Hastalıklarında Psikiyatrik Bozukluklar
- Ağrı Fiziksel mi, Psikolojik mi?
- Trikotilomani (Saç Yolma Bozukluğu)
- Şizotipal (Şizotürü) Kişilik Bozukluğu
- Koşulsuz Sevme/Sevebilme
- Travmalarımız ve Maskelerimiz
- Yaşamın Akışı İçinde Ne Kadar İyimser Olabiliyor sunuz?
- Bağımlı Kişilik Bozukluğu
EN ÇOK OKUNAN
- Sigara içmek için çıktığı balkondan düşen adam hayatını kaybetti
- TALYA’da Mahkeme İtirazları Redetti, yapım yolu açıldı
- İki Otomobil çarpıştı, 3 ölü, 4 yaralı
- Rektör Prof. Dr. Özkan: "Türkiye'de uygulanan aşının çok güvenli olduğunu düşünüyorum"
- Baba da Veda etti
- Binlerce balığın ölümüyle ilgili 4 tesise ceza
- 4 milyonluk TL'lik otomobil kısıtlama saatinde ortalığı savaş alanına çevirdi
- İşitme engelli ÇEK milli bisikletçinin çarptığı kadın yaşam mücadelesini kaybetti
- Ağabeyini av tüfeğiyle vurup öldüren zanlı tutuklandı
- Ersun Yanal: "Hedefimize yaklaşmaya devam ediyoruz"
- Yeni bir yıla girerken...DR. ALİ YILMAZ
- Dine Karşı Özgür DüşünceALİ TUR
- Vitrin MankeniDR. ALİ YILMAZ
- Çekin ellerinizi Konyaaltı\'ndan !..İBRAHİM AKKAYA
- Konyaaltı mı? Lara mı?PROF. DR. TUNCAY NEYİŞÇİ
- Çuvaşistan’da İlk GeceMUHARREM YELLİCE
- İnsanların Kafası….TURGAY ALP
- Sömürgenler ve Sömürülenler-1PROF. DR. RAMAZAN DEMİR
- İYİ Parti\'de yaprak dökümü..İBRAHİM AKKAYA
- Hiçliği Öğrenmek...iBRAHİM UYSAL
