Biraz Felsefe 5
İMAN VE AKIL
İman aklın işi değil, insan iradesinin sonucudur.“Var olanın var olmaması imkansızdır”.
İnsan kendi varlığını inceleyerek,
Tanrı’nın varlığından emin olmaktadır.
Doğrudan doğruya kendiliğinden bilindiği için,
Başka şeyi bilmeye yarayana “ prensip” diyor Dekart.
Umumi olanın değil, hususi olanın ilmi olur.
Yani görünenin var olanın nasıl bilindiğini bilmek;
Dekart’ın düşünce aritmetiğindeki bir algıdır, bir çizgidir.
Birinci ilke, var olan-apaçık olan, ikinci ilke birinci ilkeden tüm şeyler çıkar.
Tabi ki Yaratılandan yaratana ulaşma… Yaratan gerçek bilgi.
Eflatun’da; Bilgilerimiz doğuştandır.
Tüm bilgiler “İdeler aleminde “demişti.
Bu bilgiye nasıl ulaşacağız? Yani gerçek bilgiye…
Yaratılan Şeylerden,
Var olanın var olmaması imkansızdır.
Var olandan görülenden, görülmeyen bilgiye ulaşma.
Dekart felsefesi bu minval üzere kurulu. Yunusta dememiş mi?
“Yaratılandan ötürü yaratanı severim” diye.
Dekart, bilim yapmak adına geometrik metodu metafiziğe uyguladı.
Gelenekçi bilime karşı kökten şüphe etti. Amma asla, şüphe etmek için şüphe etmedi.
Şüpheciliği geçicidir. “Şüphe etmek düşünmektir”.
Düşünmek var olmaktır. Benim var olduğum şüphesizdir.
Öyle ise varım.
İlim eliyle, insan kendi emrinde olan, dünyanın efendisidir.
Uzam+hareket+şekil.
Bütün problemler ya söz, ya nesne problemleridir.
Herşeyi sayılar ve şekillerle anlamak mümkündür.
Umumileştiren “Tecrübe”, tesiri altında kalınan tecrübedir.
Esas olan tecrübeyi bilmektir.
Dekart’ın fiziği matafiziğe yükselmek arzusu, fiyasko olmuştur.
Kendiliğinden, kendi tarafından var olan varlık, tam ve olgun varlıktır.
“Bu varlık olmadan hareket ve şekil kavranamaz” diyor Dekart.
Şekil ile hareketi zamana bağlayan ilişki, eksik varlığı tam varlığa bağlayan ilişkinin
Aynı olmadığını düşünmek gerek.
Eksik varlık, kendiliğinden algılanır. Onun için O’na”cevher “denir.
Eksik olması dolayısıyla, tam varlık tarafından yaratılmış olarak vardır.
Başka birşeyle kavranan şey “Tavır”dır.
Kendiliğinden anlaşılan şey cevherdir. Ruh düşünen ve yer kaplamayan cevherdir.
Beden, yer kaplayan ve bilinçsiz bir cevherdir.
Tanrı, hareketlerimizin yapıcı nedenidir.
Tavırları düşünmek için cevher gereklidir.
Tavır Tanrı sıfatının tayinidir. Yaratılanın tayini, Tanrı, sıfatla var olur ve onunla düşünülebilir.
Spinoza tek cevher fikrine inanır. Einfuluğ.
Dekart’la felsefesi ayrılır. O’na göre tabiat Tanrıdır.
Kartezyen felsefe, sezgi ile tavrı, yani Tanrı’yı kavrayabileceğimizi ön görmüş.
Tanrı kendi başına ayrı bir cevherdir.
Başka cevherlerle müşterek noktası yoktur.
Dekart cevheri hem ruh hemde madde için kullanıyor.
“Cevher” mecvut olmak için ancak kendine muhtaç olan şey!
Dekart; “Ruh ve Tanrı, yaratılmış başka bir şeyin
Yardımı olmadan vardır” diyor.
Dekart, düşünce ve uzamı düşünen cevherler olarak algılıyor.
O’na göre herşey düşünce. Düşününce varsın.
Düşünen insan fikir sahibi olur. Fikir insani şeylere götürür. Şeyler, insanı bilgiye götürür.
Ruhun ölmezliği ,bir akıl meselesi değil bir imam meselesidir.
Dekart, dine sadıktı. Fakat din dışında bir ahlak arıyordu.
Düşüncemizi duyularımızdan ayırmalıyız. O halde düşünce herşey.
Düşünce’de maddeyi tanımakla elde edilir.
Madde dışlanırsa düşünce olmaz
Tabiatta( doğada) yaşayan insan tabiat olgunluğunu tanımalı.
Tabiatı tanımış olmak, insan olgunluğudur. İnsan kendini aşmalıdır.
Bu aşma, akli, manevi bir olgunluktur. İnsan zamanın sonsuzluğuna atılmalıdır.
O sonsuzluğu kavramaya çalışmalıdır.
Tabiat olgunluğuna, kişi kendi gayretleriyle erişebilir.
Dinin vaaz ettiği gayeye erişmesi kendi elinde değildir. Ancak hayal edebilir.
Tanrı fikri Dekart’a göre “Aklın üstünde doğmalara inanmak yoluyla, tabiat olgunluğunun
Dışında, bir gayeye ait emirlere itaat yoluyla varılan fiili ve yaşanan itaattir.
İnsan kendini teslim ederek dine itaat eder. Sonsuza itaat Tanrı’ya karşı bağlılıktır.
Dekart nasıl sorusunun üstadır.
İlk nasıl sorusu L. Vinci tarafından 1498 de soruldu.
“Göğün rengi nasıl?”
O, nasıl mevcuttur,
Dünya nasıl mevcuttur.
Dünyada görülen şekil ve hareketler nasıl izah edilebilir?
Niçin sorusunu sormaz.
Niçin sorusunu Ogust Comt sordu.
19. asırda
Bizde soru soran olmadı.
Ogust Comt mistigi Beşir Fuat sordu,
Niçin Azrail can alır?
Canı günahkar kullarına eziyet ederek mi alır?
Ölürken acı duyulur mu?
Bu sorulara cevap için sol bileğinin damarını kesti.
Sağ eliyle ölüm anılarını yazarken öldü. İnandığı “Şey” uğruna öldü.
İnandığı müsbet bilimdir. Deneylenebilen bilgidir.
O’na da “dinsiz” dediler.
Desinler, bilim aykırı adamlara borçludur.
Yoksa şimdi;
Dünya Sarı Öküzün boynuzundaydı.
Devamlı soru sormalıyız bilinmeze,
Soru soran bireydir.
Kabul ve boyun eğen
Kuldur…
Kaynak:
1.- Dekart üzerine tetkikler
Laberthonniere
Çeviri Mehmet Karasan 1959 Basım
2.- Felsefenin tarihi
Alfred Weber
Çeviri: :H.Vehbi Eralp 1991 5 basım.Diğer Makaleler
- Akıl Ve Tanrı
- Asya Türk Tarihine Bakış
- Siyasetçi, düşünür, fikir adamı; Sezai Karakoç
- Aryan Ve Türk Tarih Tezi Üzerine
- Aryan Ve Türk Tarih Tezi Üzerine
- TANRI dağları ve Himalaya dağlarında oluşan ortak mitler.
- Nepal Köyleri:
- Nepal ve Yaşayan Çocuk Tanrısı (Kumari)
- Budızm’de ruh ve madde algısı
- Yunus Emre ve Tasavuf
- Afganistan Ve İşgalinin Birinci Perdesi
- İbn-İ Sina’nın Zamanı ve Dünyası. 7.
- İbn-i Sina’nın Zamanı ve Dünyası (6 )
- İbn-i Sina’nın Zamanı ve Dünyası (5)
- İbn-i Sina’nın Zamanı ve Dünyası (4)
- Birinci Bin Yılda Türkistan ve İbn-i Sina (3)
- İbn-İ Sina’nın Zamanı ve Dünyası ( 2)
- İbn-i Sina’nın zamanı ve dünyası (1)
- Polis Devletine doğru mu?
- Erik ağacı ve ben
- Türkistan’da Şiiliğin Çıkışı, Şah İsmail ve Babür.
- Orhan Pamuk ve ben
- Kızılbaş Türkler
- Tevfik Fikret’i Gördüm Rüyamda!.. (1867-1915)
- Bir Günü’nün Anısı
- Çuvaşistan’da İlk Gece
- Nardoğan Bayramı…
- Türklerde Millet ve Ok’un Gelişimi
- Türklerin Felsefe’ye Katkısı.
- İl Dini
- ’Ziya Gökalp ve Türk Töresi’’ üzerine
- Şamanizm (Kam) Dinindeki Tanrıla
- Türk İnsanı ve Deizm:
- Mohaç Meydan Muharebesi (29-08-1526)
- 25 Yıllık Kurum, Adile Teyze
- Rektörlük Seçimi Öncesi Üniversitede Neler Oluyor?
- İranda; Cengiz ve Timur
- İskender Ve Arap İşgalleri..
- Tanrı Korku Unsuru mu, Sevgi Unsuru mu?
- Atatürk’ün Cephede Okuduğu Kitap
- İran Mitolojisinde Ateş
- Dinlerin Kurumlaşması….
- Şehit Adil Okur Anısına!
- Altay ve Tanrı DağlarındaTürk’ün Var Oluşu
- Gizemli Ülke Nepal
- Hüseyin Özbay’la Varlık ve Hiçlik Üzerine Sohbet (1)
- Mevlâna Aldı Götürdü Beni Geçmişe
- Aristo ve Ben
- Maniheizm; Dini Algısının Türkler Ve İranlılar Üzerindeki Etkileri
- Osmanlı Tarihi Aynasından Bugüne; Sosyal Olaylar
- Dekart; Şaşkın Katolik
- Spınoza bir garip yahudi
- Lenin’in Ütobik Dünyası
- Engels- ve Karl Marx’ın..
- Karl Marx’ın Ütobik Dünyası
- Eflatun’nun Ütobik Dünyası
- Çanakkale Ruhuyla Zamanda Gezinti
- Aristo'dan Günümüze Düşünce’nin Evrimi
- Yeni Eflâtunçuluk ve Tasavvuf
- Zaman , Mekan, Madde ve Evren
- Biraz Felsefe (5)
- Kant'ta idealizm Mekan ve zaman
- Yeni Yıl İnançları
- Evrene İki Farklı Bakış
- Kırcami ve Planlama
- Eğitim Anlayışımıza Felsefi Bakış
- Atilla Roma’da
- Sokağıma Asfalt Döküldü
- Sanayi ve İnsan
- Çanakkale Ruhuyla Zamanda Gezinti
- Gönül Dostları Gurubu
- Yeni Müfredatta Post Modernist Anlayış...
- Devlet Terörü ve Hukuk
- Tanrı’nın Peygambere İhtiyacı Var mı?
- Yel Ana - Ayaz Ata - Noel Baba
- Çuvaşlar
- Yel Ana- Ayaz Ata-Noel Baba
- İnsan –Düşünce- Hukuk
- Bir Gezi Gözlem
- Ben Tüm Darbeleri Yaşadım
- Ziya Gökalp'in Fikirleri
- Oruç'un Son Günü
- Ziya Gökalp Türkçülüğün Öncü Düşünürü
- Tevfik Fikret
- Mehmet Akif İttihatçı, İslamcı
- Namık Kemal'i Anlamak
- Nâzım Hikmet (1902-1963) (6)
- Nâzım Hikmet (1902-1963) (5)
- Nâzım Hikmet (1902-1963) (4)
- Nâzım Hikmet (1902-1963) (3)
- NÂZIM HİKMET (1902-1963) (2)
- Nâzım Hikmet (1902-1963) (1)
- İslamda Tebliğ ve Cihat
- Biraz Felsefe -10-
- Avrupa Adaleti
- Biraz Felsefe -9-
- Biraz Felsefe 8
- Biraz Felsefe 7
- Biraz Felsefe 6
- Biraz Felsefe 5
EN ÇOK OKUNAN
- Bakan Mehmet Nuri Ersoy Back to Travel 2022'de konuştu; 'Turizmde hedeflerimiz büyük’’
- Antalyaspor rekoru 16’ya çıkardı
- Alman turizm sektörünü bir Türk bir araya getirdi :
- Subaşı; “Kentlerin geleceği oldu-bittiye getirilemez”
- Ukraynalı baba cinnet geçirdi
- Yeliz Gül Ege, Çek Cumhuriyeti’nin Antalya Fahri Konsolosu oldu
- Tarihi Kaleiçi Yat Limanı’nda deniz dibi temizliği
- IMOGA'nın Sergisi 19 Mayıs'ta sanatseverlerle buluştu!
- Konyaaltı’nda işçileri sevindiren zam
- Mavi Kelebekler son deplasmanda galip
- İki Ucu Keskin BıçakDR. ALİ YILMAZ
- Bu Misafirlik Bitsin Artık!DR. ALİ YILMAZ
- Böcek Büyük Yara AldıDR. ALİ YILMAZ
- Aslanlar kendi öykülerini yazmadıkça!..iBRAHİM UYSAL
- Tavık mı, Cigara mı?AHMET TEK
- Gezdim Anadolu\'yuiBRAHİM UYSAL
- Devlet, Cumhuriyet, Demokrasi, OligarşiiBRAHİM UYSAL
- Devlet Ne İşe YarariBRAHİM UYSAL
- 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nın Önemi Ve Kutlama EsaslarıKEMAL KARAKUZEY
- Konuşuyoruz, konuşuyoruz, anlaşamıyoruz!.iBRAHİM UYSAL
