EŞİK

Yazgı, toplum ve Yayla güzeli....


Doğduğu ev kaderi olmasın diye,
Uyanınca dışarı oyuna koşardı çocuklar .
Sokakta, 
köyde, 
yaylada doğayla büyür, 
T'oy kurmada yasitiyla denk olma yollarını da görerek genç olurdu çocuklar... 

Yasitiyla denklik kuracağı boy la boylandigi
Ok kültürü içinde 
Birey değil, doğadan gelen cana beceri katan insan ...
Oğul olurdu .!
Oğulun kızı erkeği olmaz,
Sabaha, gecenin yükünü atarak aydınlanmayı ; ok olup 
Günle akmayi öğrenen 
Toy kültüründen
Yol kültürüne çocuklar;
Yükünü indirip esenlesmenin yolunu yordamini da bulup...
Yoluna boyuna Umut olurdu.

Aydın düşlerden kurulur, 
Okuduklariyla beraber;
düşünür , yazar,
Ok'a yön veren okul olurdu...


Kader yazıdır, sırça köşk gibi kırılgan
Fincancı kervanı kadar hassastir
Betondan  evlere sigismaz.
Kırk pencereli;
 kapısı doğaya, toprağa açılan köşkler ister...
Gök yüzüne kör rüyalardan uyanamaz
gündüz günü uykuya gömülür ,
Umutsuz gönül.

Ocak yakamaz ,
As kaynatamaz,
Market raflarından uzanıp doysada,
Yediğinden can alamaz ...
Üretmeyen elde,
Bedende kararan umutlar.

Doğduğu evi kader olmasın çocukların
Doğa gibi sonsuz 
Dünya gibi eşsiz umut olsun
Yazısını kendi ok ışığıyla yazsın ..

Bu gün  gördügü kabusu gerçek sanıp;
Markete gitmeye  usenip,
Telefonla gelen paketin içinden çıkan
Yediğine kör 
El'in uretitigine nankör boğaz olmasın.


Toplumlar güzel ideasiyla yonlenir sekilllenir.
Bireyler güzel ideasiyla sekillendikce..
Becerinin emek ve sabır işi olduğuna da bilinclenir.
Bir varmak meselesi, bir yolculuktur bireyin şekil alması; aldığı şekilden hem kendinin, hem topluluğun yararlanması.
Yarar üretmekten geçer .
Zarar üretmekten, tüketmekten.
Mutluluga varmak guzeli uretebilmekten.
Güzeli üretmek öğrenmekten.

Güzellik,
İncelik, 
toplumsal yaşamin yüklerini hafifletmede önemlidir ...
Düşünmenin yüklerini atıp hafiflemesi de.
Düşünme; hantal, kaba , katı, yoran yüklerden kurtulmak
Hafiflemek ister.
Gönül gibi.
Her şey gibi guzel düşünmekte beceri ister.
Yük ve yükten kurtulma becerisi ,
Yola düşmek sabaha uyanmak
Güne yol almakla.

Yolu; yaşamın yükünü taşıma ve yükten hafifleme yolculuğu olarak  bilen yörük 
Gençleri ideal olana yönlendirmede yolu  okul eylemiştir.
Her oba, yayla göçü yaklasinca ortak kararla köyün en gözde; ( sadece güzel değil) becerikli ,üretken, yiğit, kıvrak ve güzel kızıni kervan basi olarak seçmis , onun ardınca yol almislardir.
Obalar yaylalarına dağılmadan baş yaylada buluşma toyunda,  tüm oba güzelleri arasından güzellerin en guzelini o yolculugun  ortak güzel simgesi olarak belirlemiştir.
Orta toroslarda en son 50 yıl kadar önce Suna isimli yayla guzeli, yaşayan kişilerin dilinden, yakilara - yazılı kayıtlara geçmiştir.

Sunan'ın yavuklusu Tunadir.
İki gencin kaderini yatık ruhlu yaşlı bir bey kötü sona çekmiştir.

Karaco'glanin Elif'i de bir yayla güzelidir.
Yavuklusu yiğidin dilinden yakılı türkülerden dinleriz.
Yayla güzelleri ve yiğitleriyle, yeni nesil karakter egitiminde  toplumsal ideanin gelişmiş örneğini görürüz.
Bu karakterler;
doğadan kendi elde ettigi hammeddelerle ihtiyacı olan herşeyi neredeyse sıfır maliyetle kendisi üreten ve topluma geri kazandıran becerilerle donatir guzelligini ..
Yörükler için hala,  genclerini yiğit ya da güzel secilecek gibi ve de   bir başına hayatta kalabilecek becerilerle üretken yetiştirmek önemlidir.


Şehirde; üretmenin, başarmanın duygusal doğumundan yoksun gencleri; doğduğu evi kader belleten, gitikce kararan ruhsal tutsakliklarla kolelestiren TV dizilerinin kader olmadığına aydınlatmak; çıkmaza girmiş birer Z kuşağı değil,
Umudun aydınlığına yolcu  ok kültür  boyları olduklarını inandırmak, kendi elleriyle üreterek yaşatmakla mümkün .


Sabahtan seherde, suya giderken,

Üşüyor parmağı, eli kızların,

İnce bel üstünde, cevahir kemer,

Zegirden (yüzük)geçiyor, beli kızların.


Yol ve yolculuk umuttur.
Yaşam yolculuğundan vazgeçmek de
 güzeli aramaktan umudu kesmek.
  Tükenmişlik sendromu denen ruhsal hal,
 Uzayan kışla ağırlasan koşullar, hastalıklar yoksunluklarla ruhu yoran yüklerdir.
 
 Yükten kurtulmanın yolu umuda yolculuklar.
 Umut güzeli aramak,
 Güzel ;
 Suna da ince beldir.
  İncelikli kivrakliktir,
 İpeksidir,
 Dipsiz 
 göllerin çiçeği gibi,
 Güzelliğinin geldiği görünmez köklerden beslenmektir....
 
 Gönül, umuttan güzelden uzaklaşınca yük ağırlaşır;
 Gönül yüküne döner ...
 
 Ruhu yorup kabalastiran her kış ardından, icimizdeki yörügü, hafifleyip şenlenecegi yayla yollarına çevik, uretken..
 ince, kıvrak, becerikli umutlarla;  bıkmadan, usanmadan yeniden -yeniden yola çikarma, yüklerden kurtulma anlayis makaramizi geri sarabiliriz.

Yayın Tarihi
06.02.2022
Bu makale 712 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!