YARINA YOLCULUK

Ustam

Dostluk üzerine söz söylemek istediğim her vakit yazdığım bu şiir aklıma gelir ve sonra susarım.

 

İnsanın elbet ustaya ihtiyacı var, her şeyi öğrenmek için. Annedir, babadır usta, sonra öğretmenidir, sonra dostlarıdır, sonra askerdeki arkadaşıdır mesela. Hep bana kim ne öğretirse benim ustam odur derim. Benim ustam benim dostumdur aynı zamanda.

 

Özlediklerim ve beni özleyenler için.

 

Şimdi de dosta dair bir şeyler söyleme gereğini hissettim, gene bu şiir geldi aklıma. Başka hiçbir şey söylemeden, bu şiiri beğenilerinize sunuyorum.

 

Ustam

(Faik ARDAHAN)

 

 

Boş yere canı yanmaz insanın !
Ya bir eksiklik vardır geleceğe dair,
ya da fazlalık geçmişten gelen.

Fuzuli

 

Nur

Hayat

Hacısına

 

"Şiir geçiyor dostun yüzünden!" diyor ustam
Bende diyorum ki ona,

Bilmez miyim, göz kenarlarımdaki sızıdır üç kat çizgi

Hepinizi özlerken basan sellerin yatağıdır hemen yanındaki uzun çizgiler

Yaşadıklarımın yazıldıkları yerdir alnımdakiler

Ben sadece bir gramofon iğnesiyim, kendi alnını okuyan

Sonrası dön babam dön

Toplamı bu işte hayatımın

 

Kaç zamandır yoksunum, Ustam

Adsızım

Herkes yanarken başkasının narında,

Ben kendi harımda/n kanarım

 

Geceler en büyük merhem kendi yarasını sarana

 

Bilirim

Her çocuk bir nehir, her nehir bir çocuktur aslında

Ben de böyle büyüdüm ustam

Kâh çocuk

Kâh nehir renginde

 

Kendi gölünde boğulan bir çocuk başkasında arar kendini, Ustam

Kendinden kaçan çocuk kendinde birikir, Ustam

Saçına el değmemiş çocuk kendine kanar

Yalnız çocuk kendini büyütür Ustam

Sorma

Sorma Çocuk mutlak sol yanında kaybolur Ustam.

 

Bilirdim

Bir çocuk kaç kez kanar kendinden,

Kaç kez kaybolur kendinde,

Kaç kez birikir kendinde,

Adımı unuttuğum yetmezmiş gibi

Her şeyi unuttum Ustam

 

Adına aşk derdi o, ben ise yalnızlık

Aşka sarılırdı o, ben ise yalnızlığıma sarılırdım ona bakınca

 

Aşk, dosta sakiliktir derdi o, ben ise sakilik aşktan gelir derdim

Yüreğindeki şarabı vermezsek, dosta yolculuk olur mu ustam

 

İnsan kendini kendinden damıtır derler

Kendini dosta damıtmazsan kendinde ne kalır ustam

 

Gözyaşı en saf rakı, Bir candan bir cana akarsa

İnsan dostunu da damıtır

Adam gibi sarılırsa dostuna Ustam

 

Yüreğini kasnak atarak biriktirdim Can’ın

Bir çingenenin gülüşüyle bahar dalı basmalar sardım, el değmez sancıların üstüne, 

Çocukken yalnız kalmıştı(m)

Bilirim çocukken yalnız kalanlar, yalnız ağlar sahipsiz kuytularda

 

En yüce dalgalar şahittir geceye

Ben çocukluğumu damıtırım sende

Al gel çocukluğunu Ustam

Saçlarını örelim

Araya ayrılık girmeden

Yayın Tarihi
08.05.2013
Bu makale 12537 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Kayıtlı Yorumlar
Ben sadece bir gramofon iğnesiyim, kendi alnını okuyan Sonrası dön babam dön Yüreğinize, kaleminize sağlık... Saygılar....

Ünzile Tokgöz 25.06.2013

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!