Olurlarla olmazlar.

Ülkemiz turizm sektöründe hüküm süren iki elma+iki armut = dört şeftali hesaplama kavramı artık iyice kalıplaşmış ve kanıksanmışa benziyor. Olurlarla olmazları toplayıp ortaya çıkan çarpık sonucun karşısına geçen birçok insan olmuşları keyifle izlemekte. Sonuç ise kesinlikle bize özgü bir matematiksel formüle benzemektedir. Formülün açılımına girip içine baktığımızda, tespit ettiklerimizin neticelerine hep beraber bir göz atalım.

 

1980’li yılların ortalarında başlayan turizm yatırım ve teşvik hamleleri neticesinde bugün alt yapı, planlama ve modern kentsel gelişmişliği kavramlarında erozyona uğrayan turistik beldelerimiz birçok rant gruplarının mücadeleleri sahne oldu.

Bununla ilgili çok değişik spekülasyonlar yapıldı ve işin içine birçok kesim çekilmeye çalışıldı. Yerel yönetimler devlet yardımlarından ve yerel seçimlerden daha fazla pay ve oy alma telaşı ile kara parçası söyle dursun, neredeyse denizin içine dahi inşaat yapma izinleri verdiler. Böylesi bir sahnede sergilenen trajikomik oyunlar izleyici konumundaki yerel halkta büyük heyecanlara vesile oldu. Daha bir gün önce beş para etmeyen araziler bir gecede milyon değerlerine ulaştı, yerel halk bir anda zengin oldu.

 

Bu düzensiz ve geçen gün büyüyen kargaşa içerisinde faaliyet gösteren ve çeşitli pozisyonlar alarak kendince bir duruşu benimseyerek turizmin edebiyatını adeta hayali olarak yeniden yazan Acente (tatili satan ve turisti getiren) ile Otel (misafiri yatıran)  aralarında hiçbir zaman birlik ve beraberlik türküleri söyleyemediler.

Çok değil daha birkaç sene öncesine kadar yabancı Tur Operatörün dikte ettiği yaptırımlarını açık bir dille tenkit eden muhabir acenteler, çok kısa bir zaman sonra ani bir refleks ile onların yanında durarak otelcilere karşı saf tutmaya başladılar.

Yurt dışında özellikle Almanya’da faaliyet gösteren bazı küçük ölçekli Tur Operatörleri iyi veya kötü niyetli icraatlar ile hem kendilerini hem Türkiye’deki yerel acentelerinin batmasına sebebiyet verdiler. Heyecanlara vesile olan Türk turizm sektöründeki çok hızlı gelişmeler herkesin ağzını sulandırmış, herkes bu büyük pastadan daha büyük bir dilim kapma yarışı başlamıştı.

 

Bu döngü içerisinde, yerel acente ve otelcilerin karşı karşıya kalmasında önderlik eden yabancı tur operatörleri ise ellerini ovuşturmakta ve karlarına kar katmakta derdine düşlerdi. Öyle ki, pazarın her geçen sene büyüme eğiliminde olması nedeniyle zamanla büyükler küçükleri yutmaya başlamış ve adeta Ülkelerinde krallıklarını ilan eder olmuşlardı. Bu da onlara yetmemiş ve Avrupa’da kendi ülkeleri dışında birçok ufak çaplı acenteler satın alınmış ve o Ülkede lider konumda olan Tur Operatörüne adet savaş açılmıştır. Avrupa turizm sektöründe tüm bu gelişmeler yaşanırken, gece Mehmet olarak yatanlar sabah uyanıp gözlerini açtıklarında artık birer Ahmet olarak hayatlarına devam edeceklerini anlamakta gecikmiyorlar.

 

Turistik tesisler ise bu toz bulutları arasında kendi hallerinde çeşitli modeller geliştirmek ile meşgul oluyorlar. Bedavaya pazarlanan tesislerdeki maliyetleri kontrol altına almak amacı ile başta personel maaşları geciktirilmekte, zaman içerisinde alışkanlık haline getirilerek uzunca süre aksatılmaktadır. Personel maaşlarının dışında SSK ödemeleri ve tahakkuk eden her türlü vergi kulak ardı edilmektedir. Tedarikçi firmalarından alınan ürünlerin ödemeleri yapılmamakta, uzun vadeli çekler ve hatta yine ticari hayatımızda sıkça görülmeye başlanan senetler verilmesi teklif edilmektedir.

Firma ödeme prensipleri hiçe sayılmakta, sadece ve sadece günü kurtarmak adına çeşitli ödeme formülleri dikte edilmektedir. Kısacası borcu borç ile ödeme veya uzun vadede tahsil edilecek alacaklar ile kapatma yoluna gidilerek şirketlerin geleceği tehlikeye atılmaktadır. Tahsil edilemeyen alacaklar, bütçe beklentilerinin gerçekleşmemesi tüm hesapları alt üst etmektedir. Bahsedilen konu ile paralellik gösteren çok sayıda işletme, geçmişte ve günümüzde aynı kaderi paylaşmışlardır.

 

Evet, bu sektörde faaliyet gösteren yerli, yabancı tüm Acente ve Otel işletmeleri iki elma+iki armut=dört şeftali hesaplamasına devam ettikçe Acente ve Otellerin iflas etmesi ile ilgili hazin sonu kaçınılmaz olacaktır.

Yayın Tarihi
08.03.2010
Bu makale 11769 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

ÇOK OKUNAN

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!