Hayat kadınla başlar

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü tarihte büyük bir acıyla 1857 yılında haklarını ve yaşam konuşullarını bir direnişle savunmak isteyen 129 emekçi kadının yanarak can vermesiyle kayıtlara geçmiştir. Daha sonra Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak her yıl 8 Mart'ta tarihsel ve POLİTİK KÖKLERİNDEN KOPARILMADAN kutlanması gereken bir gün olmuştur.

KADIN doğanın, ilahi gücün ona verdiği doğurganlık özelliği ile zaten gücünü ispatlamış bir varlık olarak dünyada hayatta varlığını devam ettirmektedir.

KADIN doğduğu evin şansıdır aslında. Küçük bir kız çocuğu iken sevmeyi sevilmeyi doğasında koruyarak yaşamaya çalışıyor. KADIN o içindeki kız çocuğunun canı yanmasın diye güçlü olma savaşına giriyor.

KADIN büyürken babadan, ağabeyden,

KADIN apartmanda, sokakta, mahallede,

KADIN çalıştığı yerde, KADIN evlendiği kişinin yanında,

KADIN eşinin ailesiyle, KADIN anne olmaya niyet ettiğinde,

KADIN doğurduğu çocuğunun gelişiminde,

KADIN her an her yerde varlığını devam ettirmek için sadece içindeki o kocaman manevi güçten destek alıyor ve hep o güçle ayakta kalıyor.

Çünkü KADIN sorun çözen, fedakarlık yapan, sabır gösteren, aileyi  toparlayan, dertlerini çok da dile getiremeyen, kendi içinde yaşamayı seçmiş bir varlık.

KADIN yaşam içerisinde neden hep varlığını hissettirmek zorunda kalıyor? Hep bir şeyleri ifade etmek için çabalıyor? Toplumun KADINA dayattığı birçok kurallar, baskılar, gelenek, görenek, töre yapısı, adet bu doğal akışını onun güçlü maneviyatını o küçücük kız çocuğunun kalbini hep zedeliyor. Birçok toplumda KADIN küçük bir kız çocuğuyken bile dışlanmış, değersiz hissettirilmiş,  yaşama sevinci elinden alınmış, hevesleri kaybolmuş birer KADIN adayı olarak yaşam mücadelesi vermiştir. Kendi  öz değerlerini koruyarak, güçlenerek bu KADINLAR toplumda yer ve söz sahibi olmuşlardır.

Asıl sorun KADININ hak ettiği değerinin yaşadığı toplumda, yaşadığı dünyada ona verilmemiş olması. Dünyasındaki tüm erkeklerin, (baba, eş, sevgili, kardeş..) kim olursa olsun onlar tarafından hak ettiği değeri görmemiştir. Yaşam mücadelesi veren KADIN her ortamda, her standartta GÜÇLÜ olmayı kendine hedef belirlemiştir.

Asıl olan şudur; KADIN hayat içerisinde gücü öğrenmek ve güçlü olma savaşını vermek zorunda olmadan sadece MUTLU olmanın ona kattığı büyük bir maneviyat, sevgi ve heyecanla yaşamalıdır.

O zaman artık GÜCÜMÜ isteyene veriyorum ve karşılığında MUTLULUĞU seçiyorum.

Tüm KADINLARIN gerçek değerini bulduğu topluluklarda yaşamasını diliyor sevgiyle tüm KADINLARI kucaklıyorum. KADINLAR GÜNÜMÜZ KUTLU OLSUN..