GERONTOLOJİK BAKIŞ

Hastasıyız Biz Onun

Korona aşısından sonra bize bu iyi geldi. Milli takımımız Hollanda’yı 4-2 mağlup ederek Dünya Kupası elemelerine süper başlangıç yaptı.

Futbolda yaşlılık evresindeki Burak Yılmaz 4 golümüzün 3’üne imzasını atarak, Hollandalı ırkçı Wilders’i çok üzmüştür. Onun gözünde ikinci sınıf insanız. Ama kendisi insanlıktan nasibini almayan bu adamın ne düşündüğü önemli değil. Milli takımımız ona ve onun gibilere bir ders vermiştir.

On bir çılgın Ulusal takımın oyuncusu, Hollanda’yı hüsrana sürüklerken, gerontolog olarak beni ayrıca memnun etti. Yaşlılığın göreceliliği bir kere daha ispatlandı. Ama göreceli dediysek, yaşlıları düşünmeye gerek yok demiş olmadık. Ne güzel sakin sakin çayımızı içerken, her şey bitti derken, bir sonraki maçı düşünürken, skor 3-0 lehimize iken bir dakikada iki gol yemek de ne oluyor? Yaşlı kalpleri tehlikeye atmayın, yapmayın, bize de yazık!

Şenol Güneş, takımımızı çok iyi hazırlamış. Dünya üçüncüsü olduğumuz tarihi maç hepimizin aklına geldi. Aradan neredeyse 20 yıl geçmiş. Vay be! Zaman su gibi! O zaman orta yaşın genciydim, şimdi yaşlılığın. Yaşıtlarım da artık eskisi kadar hızlı koşamaz halde, nefesimiz çabuk tükeniyor. İnşallah millilerimizin nefesi tükenmez.

Hollanda karşında aldığımız zafer nefesimizi açtı. Skor bire düşünce daralan nefesim, Burak’ın üçüncü takımımızın dördüncü golüyle iyice açıldı. Hele kurtarılan o penaltı ile odam da şeref turu atarken, kendimi yirmilik delikanlı gibi hissetim. Sehpanın etrafında iki tur atınca, kendimi 800 metre yarışına katılmış atlet sandım. Meğer atletim sırılsıklam olmuş.

Böyle “eşek şakası” yaparak, nefesimizi kesmeyin. Türkiye’deki 10 milyon yaşlıyı düşünün. Yaşlı deyip geçme, çoğu “futbol hastası”, hem de siz doğmadan önce yakalandılar bu hastalığa. Metin Oktay’ın neslinden gelir onlar. Bizi futbol hastalığından kurtarmayın, ama sağlığımızla da oynamayın. Böyle güzel güzel top oynamaya devam edin.

Top ve dünya, ikisi de yuvarlak. İnsan gibi yuvarlanıp gidiyorlar. Dünya güneşin etrafında, top çimende, insan yaşamın içinde! Hayatın bazen güzel günleri vardır. Bugün bunlardan biriydi. Politikayı, koronayı, geçim derdini bir an için bile unuttuk, hastası olduğumuz hastalığımız futbolla mutlu olduk.

Futbolun spordan daha fazlası olabilir, bazen bir sosyal olgudur. Genci, yaşlısı, kadını erkeği, zengini, fakiri futbolda eşitlenir. Aralarındaki farklar yok olur. Birlikte sevinirler, birlikte üzülürler. Heyecanlarını birlikte yaşarlar. Futbol mutlu da eder mutsuz da eder. Milli duyguları kabartır, ama düşmanlığı da! Buna dikkat etmeliyiz. Onu olduğundan fazla görmemeyi öğrenmeliyiz. Sevincimiz de üzüntümüz de ölçülü olmalıdır. Bazen bunu başaramadığımızı biliyoruz.

 

 

Yayın Tarihi
01.04.2021
Bu makale 1283 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!