Devlet Yurttaşına Tuzak Kurmaz

Burada hep okunması kolay, sıkıcı olmayan yazılar yazmaya gayret ettik. Ancak hukuk alanında; iktidarın, sadece kendisine bağımlı bir adalet sistemi yaratmaktan öte ciddiyetsiz, alel-acele çiziktirilmiş yasalar çıkarması kadar üzücü konuları can sıkmadan işlemek kolay değil.

Yeni 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 04.02.2011 tarihinde yürürlüğe girdi. Uygulamada görülen aksaklıklar üzerine 7251 sayılı 22.07.2020 tarihli “Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile bazı Kanunlarda değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” kabul edilerek daha on yılını doldurmamış yasanın birçok maddesinde değişiklik yapıldı.

Bunların neler olduğuna bakarak eski metin üzerine işlemeye çalıştım.

Daha değişikliğin ilk maddesinde ve HMK’nın 20. Maddesindeki değişikliği görünce dayanamayıp bu yazıyı yazmaya karar verdim.

20. madde; “Görevsizlik veya Yetkisizlik Kararı Üzerine Yapılacak İşlemler” başlığını taşıyor.

Buna göre ; “Görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilmesi halinde, taraflardan birinin, bu karar kesin ise tebliğ tarihinden, süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerekir. Aksi takdirde dava açılmamış sayılır ve görevsizlik kararı veren mahkemece bu konuda resen karar verilir.

Dosya kendisine gönderilen mahkeme, kendiliğinden taraflara davetiye gönderir.”

Bu kadar dolambaçlı bir ifadenin yerine; “görevsizlik ve yetkisizlik kararının kesinleşmesi halinde, kararı veren mahkemece dosya görevli veya yetkili mahkemeye gönderir” denilseydi ne olurdu?

Siz güya hem yargıyı hızlandırmayı amaçlıyorsunuz hem de yasaları hiç bilmeyen yurttaşlara görevsizlik kararını veren mahkemeye bir kez de görevli mahkemeye göndermek için başvuru koşulu getiriyorsunuz.

Bir davada görevli mahkemenin hangisi olacağının tayin ve tespiti yurttaşların işi değildir. Görev konusu, davanın her aşamasında, mahkeme yargıcı tarafından kendiliğinden göz önünde tutulması gereken bir emredici hükümdür.

Bu durumda devletin iç işleyişiyle ilgili olan görevsizlik kararından yurttaşları sorumlu tutmak hakkaniyete ve adalete aykırıdır. Üstelik belki de yıllarca sürmüş bir davanın tekrar açılmasını olanaksız hale getiren bir yaptırım yoluyla hakka ulaşmanın önlendiği bir hükümle karşı karşıyayız.

Aynı şekilde; yetki konusunda, davanın hangi yer mahkemesinde görüleceğine ilişkin kararın sonuçlarının da yurttaşların boynuna giyotin gibi inmesi kabul edilemez.

Yetkili mahkeme ister sözleşmeyle tayin edilmişi olsun, isterse genel yetkili mahkeme olsun ya da taşınmaz mallar hakkında açılan davalar gibi kesin yetkili bir mahkeme olsun; tartışılıp hangisinin yetkili olduğuna karar verilmesi halinde kararın kesinleştiği andan itibaren, dosya yetkili mahkemeye kendiliğinden gönderilmelidir.

Bunun için taraflardan birinin başvurusuna ne gerek var?

Böyle bir başvuruyu zorunlu tutmak hangi kolaylığı sağlar?

Kişiye kurulmuş tuzak gibi, yasayı bilmeyen bir yurttaşın tüm haklarını kaybetmesine neden olacak böyle bir maddenin ne gereği vardır?

               Nitekim;  İdari Yargılama Usulü Yasası Madde 43 : “ İdare ve vergi mahkemeleri, idari yargının görev alanına giren bir davada görevsizlik veya yetkisizlik sebebiyle davanın reddine karar verirlerse dosyayı Danıştay’a veya görevli ve yetkili idare veya vergi mahkemesine gönderirler” demektedir. Hakkaniyet ve adalete uygun olan da budur.

Kanun koyucu yurttaşına tuzak kurmaz. Kanun koyucu adaleti sağlar, hakka erişimi yok etmez, etmemelidir. Ancak bu maddedeki değişiklik ve maddenin kendisi bir tuzaktır. Bu madde yukarıda yazdığımız gibi “görevsizlik ve yetkisizlik kararı kesinleştiğinde; dosya mahkemece kendiliğinden görevli ve yetkili mahkemeye gönderilir” şeklinde düzeltilmelidir.

Hukukun evrensel kuralı; kişinin adalete kolayca ulaşmasının sağlanmasıdır.

Ne yazık ki iktidar bu konuda tam tersi bir uygulama içindedir.

Devlet yurttaşına tuzak kurmaz, kurmamalıdır.

 

Yayın Tarihi
15.08.2020
Bu makale 696 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!