LİBERAL

“Ana Dil Propagandadır, Ortam Mesajdır“

UZAYIN DERİNLİKLERİNDE BEYİNSEL GEZİNTİLER YAPAN BİRİLERİ;

DÜNYA İNSANLARININ KULAĞINA BİR ŞEYLER FISILDIYOR. ANLAYAN VAR ANLAMAYAN VAR. ANCAK BAZI TOPLUMLARIN AYRICALIKLI OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM, MESELA GELİŞMİŞ TEKNOLOJİK ARAÇLARA SAHİP OLAN ÜLKELER…

Marshall McLUHAN’a göre; Söylenenin önemi yoktur, önemli olan nasıl iletildiğidir. Ona göre teknoloji zihinsel gücümüzün uzantısıdır.

“İçinde yaşadığımız çağın özeti şudur: gelişen ve değişen kitle iletişim araçları ile dünyanın dört bir yanına zaman ve mekan kısıtlaması olmadan sesli ve görüntülü iletişim araçları ile saniyeler içinde ulaşabileceğimiz bir dönemi yaşıyoruz.” (Mcluhan- 1969)

Değişen ve gelişen elektronik teknolojiler döneminde, dünyayı küresel bir köy haline getireceğini, 1969 yılında henüz insanlar; internet diye bir mucizeden habersizken McLuhan söylemleri ülkeler arası hızla yayılıyordu. İnsan dünyanın neresinde olursa olsun istediği kişiyle istediği vakit kolayca iletişim kurabilecektir. Tasavvur ettiği iletişim aracı 30 yıl sonra, bilgisayar ağlarının birbirleriyle bağlanarak internet mucizesi gerçekleşecekti. Bu öyle bir şeydi ki, insanoğlunun başka gezegenlerde, uzayın derinliklerinde var olacağı sanısıyla değişik medeniyet ve kültürde olan canlılarla ilişki kurma hayallerinin gerçeğe dönüşme umuduydu. Bu rüya;  “Dış uzay ağı ile gerçekleşecekti. 22 Ocak 2010 tarihinde, astronot T. J. Cramer’in uluslararası uzay istasyonundan kendi twitter hesabına attığı tweet ile uzaydan dünyaya ilk canlı internet bağlantısı kurulmuş oldu. Uzay istasyonu ve dünya arasındaki haberleşmeler, genellikle derin uzay ağı üzerinden, noktadan noktaya bağlantı kurularak yapılmaktadır. NASA: Kasım 2008 de “Deep Space Internet” olarak adlandırdığı ilk saha testlerine başladı. (VİKİPEDİ)

Marshall McLuhan: (21 Temmuz 1911- 31 Aralık 1980) iletişim kuramcısı : “Ortam mesajdır” önermesi ve “Küresel köy” kavramsallaştırması medya ve iletişim alanında önemli tartışmalara neden oldu. Ölümünden sonraki yıllarda akademik çevrelerde tartışmalı bir figür olmaya devam etti. Ancak internet alanındaki öngörülerinin gerçekleşmesi ve teorilerinin ağırlığını koruması için akademisyenlerin çalışmalarına ve perspektifine yeniden yoğun ilgi göstermesine neden oldu.

“televizyonla başlayan, bilgisayar, cep telefonu ve internet teknolojisiyle bizi kuşatan iletişim teknolojilerinin bizleri nasıl şekillendirdiği, şekillendirmek ifadesi eksik kalmakla birlikte adeta yeniden yaratıldık. Yeniden yaratılışla birlikte yeni tehditler hayatımıza girdi. “küresel bir köyde yaşıyoruz ve sayımız durmadan artıyor. Aslında insanlar gazete okumuyorlar. Her sabah sıcak bir banyoya dalar gibi onların içine dalıyorlar. Büyük olmanın en hoş yanlarından biri küçük düşünme lüksüne sahip olmaktır. Araç mesajdır. Teknolojiler yalnızca insanların kullandığı icatlar değildir, insanları yeniden icat eden araçlardır. Anadil propagandadır. Ortam mesajdır diyen Mcluhan, iletişim teknolojisinin asıl niyet ve hedefinin altını kutsayarak çizmiştir. Kaynak: (Can Durmaz – Dijital pazarlama” (Not H.B. Kahraman /Karalama defterinde bir anlatı.)

Amerika’nın bu teknolojiden; dünyaya egemen olma amacı doğrultusunda nasıl kullandığını bazı düşünürlerin ABD lehine yazdığı kitaplardan okumak bir 20.yüzyıl okuyucu alışkanlığıydı. Önce bunu okuyalım.

Samuel P.HUNTİNGTON/MEDENİYETLER ÇATIŞMASI ve Dünya düzeninin yeniden kurulması- kitabında; Küresel sinema, televizyon ve video endüstrisindeki Amerikan denetimi; evrensel kültürün simgesi haline gelen  Coca-Cola’dan çok daha etkin olduğunu hatta Amerikan uçak endüstrisindeki egemenliğini bile geçmektedir. “1993 yılında bütün dünyada en çok izlenen 100 filmden seksen sekizi Amerikan filmiydi. Küresel bakımından haberlerin toplanması ve dağıtımında iki Amerikalı ve iki Avrupalı örgüt egemen durumundadır.”

 Küresel iletişim Batı iktidarının en önemli çağdaş ve de en etkili algı oluşturma aracıdır. Batılı olmayan toplumlarda popülist politikacıların batının kültürel emperyalizmini suçlamalarına, kendi yerli kültürlerinin varlığını koruma hususunda da çok etkilidir. 1990’ların başında Batılı olmayan toplumlarda modernleşme ve ekonomik gelişme bu toplumların farklı kültürlerini besleyen yerel ve yöresel medya endüstrisinin ortaya çıkmasına sebep olmuştur. “1994 yılında CNN- 55 milyon potansiyel veya dünya nüfusunun yüzde biri dolaylarında izleyicisinin olduğunu tahmin etmiştir. CNN’in başkanı gelecekte bu pazarın yüzde 2 veya 4’üne hitap edebileceklerini belirtmiştir.” ABD Başkanı Jimmy Carter döneminin en önemli düşünürlerden biri olan Huntington asıl amacını şu düşüncesiyle dile getiriyor. ”Eğer evrensel bir medeniyet ortaya çıkıyorsa evrensel bir dil ve evrensel bir dinin ortaya çıkma eğilimi belirmelidir. Wall Street Journal’ın editörüne göre “dünya dili İngilizcedir.” Huntington da dolaylı olarak bunu teyit ediyor. Belli başlı dilleri konuşan dünya nüfusundaki yüzdeleri tablosunda Arapça, Bengalce, Hintçe, Mandarin Çincesi, İspanyolca, gibi dilleri konuşanların yüzde oranları yükselmesine karşılık; İngilizce ve Rusça inişte olmasına rağmen esasen;bir anlamda olmak üzere dünyadaki insanların %92’si için yabancı olan bir dilin dünyanın dili olduğu iddia edilemez denebilir. Ama bir başka anlamda da, eğer o dil farklı dil ve kültür gruplarının birbirleriyle iletişimlerinde kullanılmaktaysa, eğer o dil bir dünya Lingua franca’sı ise veya dilbilimi terimleriyle ifade edilecek olursa, eğer o dil Dünyanın İletişim Temel Dil (DİTD) konumundaysa o zaman o dilin dünya dili olduğu söylenebilir.”

Birbiriyle iletişime girmek isteyen birey ya da toplumlar iletişimi gerçekleştiren araçları, bu araçların kullanım talimatnamelerini yazan dil’ i ve sembolleri öğreneceklerdir. Daha doğru bir değimle öğrenmek zorundadırlar. İki veya daha çok dil bilen çevirmenlerle bunu yapmak çok zaman alır ve maliyeti yüksek olur diyen Huntington buna bir mim koyar.  “ Bu nedenle XX. Yüzyılın özellikle ikinci yarısında İngilizce bu konumu elde etmiştir. Diplomatlar, işadamları, turistler ve bunlara hizmet götürenler olarak pilotlar, hava trafik kontrolörleri birbirleriyle etkin iletişimi sağlayacak araçlara sahip olmak zorundadırlar. Bugün bu araç İngilizcedir.” Yenidünya düzenin mimarlarında Henry Kissinger bu kitap için tanımı şöyle; “ Medeniyetler Çatışması ve Dünya Düzeninin Yeniden Kurulması adlı kitap, soğuk savaşın sona ermesinden bu yana yazılan en önemli kitaplardan biri,” demiştir. 20.yüyıl dünya liderliğine oynayan süper güçlerin propaganda araç ve gereçleri böyleydi, ama artık miadını doldurdu.

Süper teknolojik buluşların ve özellikle de İnternet ve dahi yazılı ve görsel medya adına ne varsa süper güçlerin “ulus devlet imparatorluk” amaçlarını gerçekleştirmek için bir propaganda ve algı yaratma araçları değişti.

Ve hiç şüphesiz ki her devirde dünya çapında; büyük düşünürler, filozoflar, üst düzey yazarlar, sanatçılar ile var olan toplumlar her daim oyun koyucular, gündem yaratanlar ve yönetenlerdir. Ne edelim ki, Amerika bu vasıflara haiz koca bir dev.

20.yüzyılda, Amerika ve Sovyetler Birliği’nin birbirine rakip olduğu bir dünya düzeninde; üçüncü dünya devletleri siyasi, iktisadi, kültürel ve gelecek yüzyılları hep bu iki ülkenin yazarlarının, düşünürlerinin, sağ-sol ideologlarının yaratıkları algı operasyonlarını doğrusu bu ya sapla samanı ayıracak bir teknolojiden yoksundu dünyanın büyük bir çoğunluğu. Günümüzde Hala 20.yüzyılın iki kutuplu dünya düzenin algısıyla yaşayan toplumlar şaşkınlık içinde 21.yüzyılın ilk çeyreğinde dünyadaki hızla değişim ve dönüşümü kavramakta zorlanıyor ve de henüz dijital bir dünyanın ilk basamaklarında düşe kalka değişime ayak uydurmaya alışmadan birden bire olası bir alemle karşı karşıya kalmanın şaşkınlığı içinde. Nedir bu yenidünya? Süper güçlerin mi yoksa yeni bir dünya düzenini kurmaya çalışan silikon vadisindeki sayıları 200 civarında olan şirketlerin bir oyunu mu?

Dünya tarihinde; özellikle fizikte ‘Nesnelerin Temel Yapısı’ “Kuantum Kütle Çekimine Yolculuk” ta, Kuantum mekaniği ya da Kuantum Kuramı ile fizikte devrim yapmış toplumların; “dünya sınırsız ve rengarenktir; gidip onu görmek isteriz. Gizemi ve güzelliği çevremizi sarar, tepelerin ardında da daha keşfedilmemiş yerler vardır. Bilmediklerimizin derin uçurumunun üzerinde

asılı durumdayken, çevremizi kuşatan bu belirsizlik ve kararsızlık yaşamı anlamsız kılmaz, tersine değerini artırır.” (Carlo Rovelli- Gerçeklik Göründüğü Gibi Değildir. Can Yayınları)

Değişime hazırlıklı toplumlar içinde bulundukları yüzyılın ardılı olan gelecekteki yaşamı merak ederler, araştırırlar. 20.yüzyılın ilk çeyreğinden itibaren 21.yüzyılın baş döndürücü, büyülü dünyasını anlatan fütüristlerin

Yazdıklarını okuyup merak edenler bu gün de gelecekte olabilecek dünyadaki değişimi anlatıyorlar. Japon asıllı Amerikalı teorik fizikçi MICHIO KAKU; “Tıpta, Bilgisayarlarda, Yapay zekada, Nanoteknolojide, enerji üretiminde, ve uzay yolculuğunda devam eden devrimsel gelişmeleri bilimsel bir bakışla anlatıyor.” (Geleceğin Fiziği-ODTÜ Yayıncılık-2018)

“Dün dünde kaldı cancağızım.

Bugün yeni şeyler söylemek lazım.”  (Mevlana)

Birol Güven Yazar, senarist, sinema, dizi film yapımcı ve yönetmeni olarak tanırız. TV360 kanalında “Gelecek Geliyor” programında her biri kendi konusunda bilim uzmanı belki de fütürist diyebileceğimiz öngörü yetileri gelişmiş konuklarına gelecekle ilgili sorular soruyor. Her biri de hızla değişim ve dönüşüme uğrayan dünyamız hakkında yorum yaparken aynı zamanda gelecekte de olacak değişim hakkında son derece değerli bilgilerle yorumlarda bulunuyorlar. Konuklarından biri de Dr. Şebnem ÖZDEMİR/“Geleceğin Meslekleri/(Dijital Dönüşüm, Veri Bilimi, Yapay Zeka) kitabının yazarıdır.

Birol Güven: “Şebnem hanımın anlattıkları gelecek gelmeden değişti diyebilir miyiz?” sorusuna; Şebnem hanımın cevabı şöyle, “diyebiliriz kısa aralarla değişti. Mesela 2018’de neden robot garsonlar yok? Neden hastanede temizlik yapan robotlar yok? Soruları bile kızanlar oldu. Şimdi yeni bir devinime doğru gidiyoruz. İşin komplo teorilerini bir tarafa bırakarak bundan sonra ne yapabiliriz?

Yorucu mesleklerde çalışanları düşünün. Robotların yapması gereken işleri insanlar yapıyor. Bir insan neden kanalizasyon borusunu temizlesin? Yeryüzünde hiçbir insan bunu yapmamalı bunu robotlar yapsın. Tam da bu anlatıya denk düşen 1930’da kaleme alınmış; Aldous Huxley “Cesur Yeni Dünya” adlı DİSTOPİK romanını okumuş olanlar hatırlayacaklardır; kuluçka makinalarında üretilecek insanlardan bahsederken üst düzey beyinsel insanların yanında kanalizasyonlarda da yer altı dehlizlerde de çalışabilecek “KAST SİSTEMİNE” uygun bir cesur güzel/yenidünyadan bahsediyor. 1931 tarihinde yayınladığı bu eserindeki öngörüsü bir asır sonra gerçekleşiyor.  Ancak bugünün bilim insanı gelecek hakkındaki inanılmaz öngörüleri ; “gelecek gelmeden” kısa zaman içinde gerçekleşiyor.

Robotlara, makinalara, yapay zekaya bu mahkumiyet bizi geleceğe daha hızlı taşıyacak. Çin’de bir okulda yemekleri bir robot yapıyor. Ve çocuklar kendilerini çok güvende hissediyorlar ve de çok mutlular. Küçük bir çocuk diyor ki yemek yapan kişinin covit olmadığından eminim çünkü yemeği makine yapıyor.”

Geleceğin meslekleri kitabında; anlatılan yeni meslekler bile hızla değişti

Şebnem hanımın tespiti şöyle; bakın 27 Şubat 1919’da Amerikalı girişimci, yazılımcı, yatırımcı, iş adamı Bill Gates ne dedi bir bakalım. “Dünyayı değiştirecek olan yedi yeni teknoloji kapımızda, tüm yaşamsal kültürümüzü değiştirecek olan bu duruma hazırlıklı olmalıyız. Birincisi robotlarla ilgili, yumuşak doku teknolojisine benzer yapıların kullanılması yani insana benzer şekil değiştirebilen ve temel de Kas sistemleri gibi ısıtıldığı zaman şeklini değiştirebilen insana benzer bir robotun oluşması hayali var. Buna destek Google’ın başmühendisinden geldi ve dedi ki; ‘çok değil 20 yıl içinde yani 2039 yılına kadar süper yapay zeka gelecek ve insan beyninin yapabileceğinin çok üzerinde olan şeyleri zaten yapabilecek,’

-Erken doğum ve bu aşamada bebek ve annenin karşılaşacağı riskleri tespit eden tıbbi cihazlar

-Minyatür mide hapı esnek bir yapıya bağlı olarak midede dolaşarak olası bir takım hastalıkları tespiti

-Kişiye özel hastalıkları önceden görüp Nano teknolojisiyle üretilecek aşılar ile vücudu hastalıklara karşı koruma

-Etsiz köfteler protein miktarı ve tat, Birleşmiş Milletlerin şöyle bir öngörüsü var. Diyorlar ki 2050 yılına kadar dünya nüfusu 9.8 milyara erişecek, bu durumda insanoğlu 2005 yılına kıyasla %70 daha fazla et tüketme ihtiyacında olacak, bütün bunlar için hayvan ürettiğimizde çiftçilik ve endüstriyel üretimde ciddi problemlerle karşı karşıya kalacağımız kesin

-“Karbon dioksit yakalayıcı” şu anda bir trilyon tonluk karbon dioksitin acilen atmosferden temizlenmesi silinmesi gereğini ortaya koyuyor gelecek nesillerin sağlığı açısından. Bunu nasıl temizleyeceksiniz? Harvard

Üniversitesinde başlayan bir teori şu anda maliyeti yüksek olmasına rağmen çalışmalar devam etmekte, bir mıknatıs tasarımı gibi düşün hedef bireylerin de bu cihazı kullanarak karbon dioksitleri yakalaya bilmesi çünkü büyük şirketler devletler yapsalar bile dünya nüfusu bireysel olarak tedbir almadıkça çözüme ulaşamıyoruz. Maliyet yüksekliği birazda bu yüzden buradan geleceğin mesleklerinden biri de “KARBON DİOKSİT MÜHENDİSLİĞİ” Geleceğin Meslekleri kitabımı yazdığım Ekim 2019’da bu gündemde değildi dolatışıyla kitabımda bu meslek yoktu. Şimdi Kanada’da yapılan bir çalışma yakaladığımız bu karbondioksiti ne yapacağız? Önerilerden birisi yakaladığımız karbon dioksiti enerji olarak kullanılması, İsviçre’de daha değişik bir anlamda Kullanıyorlar, sodaların üretiminde soft içeceklerin içinde kullanılması şeklinde.”

Bilimin ortaya çıkarmaya çalıştığı olası dünyalar hayal gücümüzün çok ötesinde

NASA’ nın insan aklının eseri olan uzay araçlarıyla keşfe çıktığı uzak galaksilere insan ömrü ve anatomisi icabı bir yere varamayacağını anladığı zaman devreye robot insan üzerinde çalışmalarını sürdürmeye başladı. NASA çalışmalarının dışında Massachusett İnstitute of Technology (MIT), dünyanın en zeki 50 şirketinin ilk 13 Yapay Zeka Şirketlerini yayınladı.

Baidu (Çin), Tesla (ABD), Alphabet (ABD), Nvidia (ABD), Enlitic (ABD), Facebook (ABD), Didi Chuxing (Çin), Microsoft (ABD), Fanuk (Japonya), Improbable ABD), Bosch (Almanya), Lin (Japonya), IBM (ABD) Kaynak:medium.com/Türkiye

Şimdi silikon vadisindeki bu zeki şirketler; Nasa’nın taşaronları gibi çalışıyorlar. Nasa da ABD’ye çalışıyor. Şimdi bu şirketler internet sonrası yeni bir teknolojinin ürünü olan METAVERSE ile bir gündem yaratıyorlar. Ama dünya henüz dijital bir dünyayı tam anlamıyla yaşamazken akıl almaz bu internet sonrası sanal yaşama nasıl uyum sağlayacak?

Metaverse Nedir sorusuna Fütürist Emrah Kaya’nın cevabı; “metaverse aslında hep konuştuğumuz şu dijital dünya katmanı dediğimiz dünya var ya, biz aslında fiziksel bir dünyada yaşıyoruz ayaklarımız toprağa basıyor ama aslında yenidünya bize hiç ayaklarımızın toprağa basmadığı yeni bir katman oluşturuyor. İşte o oluşturdukları katmanın ete kemiğe bürünmüş gözlük takarak içine girdiğimiz “grafik ara yüzü” arıcılığıyla girdiğimiz simülasyon dünyadır.

Silikon vadisindeki yapay zeka üzerinde çalışan şirketlerin çalışmalarını takip etmek, olası yenidünyayı anlamakta yardımcı olacağını diye düşünüyorum.

 

KAYNAK:

1-MARSHALL McLUHAN /VİKİPEDİ-ÖZGÜR  ANSİKLOPEDİ

2-CAN DURMAZ/ DİJİTAL PAZARLAMA

3-SAMUEL P. HUNTİNGTON/ MEDENİYETLER ÇATIŞMASI

VE DÜNYA DÜZENİN YENİDEN KURULMASI

ÇEVİRENLER: MEHMET TURHAN-Y. Z. CEM SOYDEMİR

OKUYAN US-TÜRK DEMOKRASİ VAKFI-3. BASKI-MART 2004

4-CARLO ROVELLİ/GERÇEKLİK GÖRÜNDÜĞÜ GİBİ DEĞİL

Çeviri: Tolga ESMER- CAN Sanat Yayınları-Birinci baskı-Ekim 2018

5-MICHIO KAKU/GELECEĞİN FİZİĞİ

Çevirenler: Yasemin Saraç OYMAK-Hüseyin OYMAK-ODTÜ YAYINCILIK-2018

6-Dr. ŞEBNEM ÖZDEMİR-Doç. Dr. DENİZ KILIÇ/GELECEĞİN MESLEKLERİ

DİJİTAL DÖNÜŞÜM, VERİ BİLİMİ, YAPAY ZEKA/ abaküs yayıncılık-4.Baskı-Aralık 2019

7-BİROL GÜVEN/Tv.360 GELECEK GELİYOR PROĞRAMI

Yayın Tarihi
12.12.2021
Bu makale 51851 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!